Sosyal Medya

Makale

Dinin Sahibi Olmakla Müntesibi Olmak Arasındaki Fark

Bir konuya yaklaşım şekli sonraki gidişatı da etkiler. Düğmeyi bir sefer yanlış iliklediniz mi arkasından doğruyu bekleyemezsiniz.

Bugün İslami camiaların önemli bir kesimindeki çatışmanın nedeni dine yaklaşım şekillerinden kaynaklanıyor.

Günümüz Müslümanlarının ciddi bir kesimi, İslam dinin müntesibi gibi değil, varisçisi/sahibi gibi davranıyor.

Kişi kendini dinin sahibi gibi görmeye başlayınca doğal olarak kendi gibi düşünmeyeni din dışı/kâfir ya da hafif şekliyle sapkın görür.

Oysaki bu dinin sahibi Allah’tır; bizler ise ancak bu dinin birer müntesibiyiz.

Kuran-i Kerim’de onlarca yerde geçen ama çoÄŸumuzun atladığı bir vurgu var:

“…Dini Allah’a has kılın…”

Lokman suresi 32. Ayette “Dini Allah’a has kılmanın” ruhu/psikolojisi net ÅŸekilde ortaya konuyor:

Onları kara gölgeler gibi dalgalar sarıverdiÄŸi zaman, dini yalnızca O'na halis kılan gönülden baÄŸlılar olarak Allah'a yalvarıp yakarırlar (dua ederler)…”

İnsan kendini din sahibi olarak görünce, diğer insanların düşünce ve tavırlarını yargılamak zorunda hisseder. Yargılama hükmü, hüküm de yaptırımı gerektirir.

Hepimiz biliyoruz ki din de, hüküm de, ceza veya mükâfat da Allah’a aittir.

Müslümanlar arasındaki bazı husumet ve çatışmaların nedenlerinden biri de din ile dini olanı ayıramamaktan kaynaklanıyor.

Din, Kuran-i Kerim ve sahih sünnettir.

Dini olan ise, referansını dinden alan ama beşeri aklın ve duyguların müdahil olduğu her türlü fikir, yol ve yöntemdir.

Bu bağlamda mezhepler, tarikatlar, İslami partiler, tefsir/ilmihal/fikir ve benzeri eserler din değildir. Referansını dinden alan dini yapı ve eserlerdir.

Din (Ä°slam), ilahi kaynaklı olduÄŸu için mutlak doÄŸrudur. Dini olanlar ise her ne kadar kaynak olarak Ä°slam’ı alsalar bile nihayetinde beÅŸeri akıl ve düşünce sürece dâhil olduÄŸundan hata/yanlış yapma ihtimalleri mevcuttur.

Bu nedenle din tartışılmaz ama dini olanlar (bir edep içerisinde) tartışılabilir, tenkit edilebilir.

Kişi, dini olan eser veya meşrebini din olarak algıladığı zaman kendinden olmayan eser, yöntem ve meşrepleri din dışı gibi algılar.

Ne yazık ki bugün kendi meşrep ve fikirlerini din olarak algılayanlar birbirilerini sapkınlıkla, dinsizlikle suçlayıp tekfir edebilmektedirler.

Herkesin kendince bir yol ve üslubu var. İnsanlar dini olan bu değerlerini (edep içerisinde) eleştirilmesini/tenkit edilmesini kabullenebilseler bu kadar çatışma ve gönül kırıklıkları olmaz.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.