Sosyal Medya

Makale

Kaz olmadan konuşabilmek, düşünebilmek

Malumunuz gündem Kaz Dağlarındaki altın madeni ve tahrip olan ağaçlar.

Tartışmalara bakıyorum, tartışanlar (yanlış anlaşılmasın psikolojik açıdan kastediyorum) Pavlov'un Deney Laboratuvarında fırlamış gibiler.

Mutlak karşı olanlar ve mutlak taraf olanlar diye iki safta savaşa tutuşmuşuz.

Öteden beri CHP’liler, Ak Partililer bir konuyu savununca kendilerine muhalefet etme zorunda hissediyorlar. Tersi tarafta Ak Partililer de aynı ÅŸartlanmışlık içindeler. Biri yoÄŸurda ak deyince diÄŸeri mutlaka kara diyor.

Yalan gerçek iç içe geçmiÅŸ; herkes iÅŸine geleni arıyor.

(Çevremde ve sosyal medyaya baktığımda) Taraf olanların çoÄŸu niçin taraf olduÄŸunu, karşı olanların da niçin karşı olduÄŸunu inanın bilmiyorlar; papaÄŸan gibi kendilerine dikte edileni tekrar edip duruyorlar.

AÄŸaç ve doÄŸa önemlidir elbet. Hayatımızı sürdürmek için hayvan da kesiyoruz aÄŸaç da; bunu yapmazsak yaÅŸayamayız zaten.

Aynı ÅŸekilde hayatımızı sürdürme adına madenlere de ihtiyaç duyarız. Maden çıkarırken mecburen bir kısım doÄŸayı tahrip etmek zorunda kalıyoruz. Orman içindeki bir madeni çıkartmak istiyorsanız aÄŸaç kesmeden, yol açmadan bunu yapmanız mümkün deÄŸil.

Burada tartışılması gereken ÅŸey niçin aÄŸaç kesildiÄŸi deÄŸil, çıkarılan ÅŸeyin/elde edilen faydanın onca aÄŸacı kesmeye deÄŸip deÄŸmediÄŸidir.

Zaruret ve keyfiyet önemlidir bu konuda. Zorunlu veya çok önemli bir fayda elde ediliyorsa ve verilen zarar baÅŸka bir ÅŸekilde giderilebiliyorsa, kesilen aÄŸaçların daha fazlası ekiliyorsa bence büyütülecek bir ÅŸey yok (Tabii ki burada orman bütünlüÄŸünü unutmamak lazım).

Ama zaruri olmayan, keyif için (örneÄŸin villa yapmak, otel/tesis inÅŸa etmek gibi) doÄŸaya verilen zararı hiçbir ÅŸekilde kabullenmek mümkün deÄŸil.

Bu açıdan baktığımızda doÄŸaseverlerin hükümete verdikleri tepki haksız deÄŸil. Ak Parti Hükümetinin doÄŸayı koruma konusunda günahı çok.

DoÄŸaseverlerin kimi zaman manipüle edildiÄŸi/art niyetle yönlendirildikleri, hükümete kin besleyen belli bir güruhun, kinini kusmak için bunu fırsata çevirmek istediÄŸi bir gerçek. Bunları görmek ve oyuna gelmemek lazım.

Dün Koç’un, Sarıyer Ormanlarını talan etmesine sessiz kalanların Kaz DaÄŸları için bağırmaları riyakârlık elbet ama onların riyakârlığı Kaz DaÄŸlarında veya benzeri yerlerde yapılan yanlışları haklı çıkarmaz.

Son 20 yılda korkunç bir betonlaÅŸma yaşıyoruz. Nüfus artıyor yeni konutlar ve yapılaÅŸmalar kaçınılmaz ama doÄŸaya bu kadar zarar vermeden pekâlâ bu yapılaÅŸma olabilirdi.

Mesela, dünyanın en verimli topraklarından biri olan Adana/Çukurova’da ne ekersen fışkırıyor adeta ama gelin görün ki bu güzelim verimli topraklar imara açıldığından beridir aÄŸaç yerine betonlar yükseliyor.

Oysaki Adana’da 5 km yukarıda çok verimli olmayan topraklar var, oraları ihtiyaç duyulan imar alanı için rahatlıkla yeterdi.

Aynı şekilde, akan nehirlerde her iki adımda bir HES kuruldu. Doğanın dengesi bozuldu.

Bazılarımız, çıkarılacak altının miktarını hesaplayıp ülkenin neler kazanacağını söylüyor. Ama ÅŸunu unutuyorlar; bu altını çıkaran devlet deÄŸil ki.

Kanadalı bir ÅŸirketin bu altını çıkarttığı söyleniyor. Bu ÅŸirketin Türk ortakları var mı varsa kimler, ilgili yerlerden bilgi istediÄŸinizde ticari sır deyip cevap vermiyorlar.

Åžirket, çıkarttığı maden için ruhsat harcı (varsa orman izni için ayrı bir harç) ödedikten sonra madeni çıkarır. Çıkarttığı madeni satarken vergisini öder gerisini kasasına koyar.

Türkiye’de çıkarılan madenleri kimin çıkardıkları, çıkarılan madenlerden ülkeye düÅŸen miktarı, neredeyse beleÅŸe dışarı giden bu madenlerin iÅŸlenip ülkeye korkunç rakamlarla nasıl geri satıldığı açıklansa kıyamet kopar. Hele ki bu maden izinleri için dönen rüÅŸvet/hediyeleri konuÅŸmak sadece moralimizi bozar.

Esasen maden, orman ve su yasalarımızın çöpe atılıp yeniden sil baÅŸtan bir düzen getirilmesi gerekir:

Bir ülkenin yeraltı ve yerüstü zenginlikleri (madenler, akarsular, ormanlar, meralar, hazine arazileri, soÄŸuk ve sıcak su kaynakları vs) o ülkede yaÅŸayan tüm halkın ortak malıdır. Bunların kiÅŸisel ticari meta olarak kullanılmasına taraf deÄŸilim. Bunların mutlak sahibi halk namına devlet olmalı. Belki devlet adına iÅŸletmek amacıyla üçüncü ÅŸahıslara ücreti mukabili verilebilir.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.