Sosyal Medya

Makale

Hz. Ömer, Erdoğan ve Eğri Kılıçlar

Hz. Ömer, halife olduktan sonra minbere çıktığında cemaate seslenir:

“Ey Müslümanlar! EÄŸer ben haktan sapar, benden önce sizi yöneten Ebû Bekir’in ve Resulullah’ın yolundan ayrılırsam bana ne yaparsınız.”

“EÄŸer yoldan saparsan ey Ömer! Seni eÄŸri kılıçlarımızla doÄŸrulturuz.”

“Yoldan saparsam beni düzeltmeseniz sizde, siz beni düzeltmek isterseniz ben bunu yapmasam bende bir hayır yoktur. Bana böyle bir cemaat nasip ettiÄŸi için Rabbime yüzbinlerce kez hamdolsun!”

Nereden nereye; halifeyi sorgulayan (doğru yaptığında itaat eden, yanlış yaptığında itiraz eden) bir nesilden, liderine/şeyhine/hocasına haram bile söylese körü körüne itaat eden bir nesle döndük.

DoÄŸruysa itirazsız itaat eden, yanlışsa sorgulayan bir tebaanın varlığı veya yanlış yapıldığında (sorgulayan/itiraz eden) eÄŸri kılıçlar; belki de Hz Ömer’i adalet timsali yapan buydu.

Bugün yanlışlar karşısında eğri kılıçlar olmadığımız içindir ki önemli sayıda liderlerimiz/hocalarımız zıvanadan çıkmış.

Adam çıkıyor Allah’la, peygamberlerle her gece istiÅŸare ettiÄŸini söylüyor ama yüzbinlerce takipçisinden biri bile ortaya çıkıp;

EÄŸer sen Allah ile görüşüyor, istiÅŸare ediyorsan o zaman sen Peygamber olmuÅŸsun ama Kuran’da Hz. Muhammedin son peygamber olduÄŸu söyleniyor (ahzab:40); o zaman sen mi yalan söylüyorsun yoksa Kuran mı..?” demiyor.

Bir diÄŸeri, cehennem ateÅŸinde yanmayan kefen satar; koca koca adamlar “Dur hele; Allah’ın cehennemde yanmasını dilediÄŸi kiÅŸiyi hangi beÅŸerin ürettiÄŸi kefen koruyabilir ki..?” demek yerine kefen sipariÅŸi için sıraya giriyor.

Siyasette durum daha facia; hiçbir lideri eleştirmeniz öyle kolay değil; eleştirenler, kraldan daha kralcılar tarafından hemen hain ilan ediliyor.

Bugün Ak Parti’yi özellikle de ErdoÄŸan’ı eleÅŸtirmek büyük cesaret istiyor.

Müntesiplerde “EleÅŸtiren herkes haindir/düşmandır” algısı var.

ErdoÄŸan gerçekten de günümüzün sayılı liderlerinden birisi; duruÅŸuyla sadece Türkiye’nin deÄŸil Afrika’dan Asya’ya kadar birçok mazlum topluluÄŸun da umudu haline gelmiÅŸ.

Ama aynı ErdoÄŸan’ın, dış politika, karar ve atama noktasında eleÅŸtirilecek çok icraatı var.

Eskisine oranla bakan, bürokrat ve milletvekili seçimlerinde/atamalarında nitelik noktasında ciddi soru işaretleri var. Var olanlara eksik demiyorum ama en azından bir kısmının yerine tercih edilebilecek daha nitelikli insan var.

Birçok atamanın emanet, ehliyet, liyakat noktası tartışılır.

Bugün hazinenin ve ekonominin başına getirilen Berat Albayrak, birçok ekonomistten daha iyi olabilir ama kabul edelim ki bir Ali Babacan kadar güven vermiyor.

Şişirilmiş bir inşaat sektörü ve aşırı borçlanmayla ayakta durdurulmaya çalışılan bir ekonomi var.

Acilen yerli üretimi arttırmak lazım ama fahiÅŸ vergiler, harçlar, sigorta primleri ve dünyanın en pahalı üretim maliyetleri üretimi imkânsız hale getiriyor.

Eyyamcı politikalar ile günü kurtarma çabası var.

ErdoÄŸan’ın söylemlerine dikkat edin; her geçen gün artan bir hamaset ve düşmanla korkutma var.

Eskiden ErdoÄŸan’ın etrafında onu uyaracak, nasihat edebilecek çok insan vardı ama ÅŸimdi her geçen gün bunların sayısı azalırken “padiÅŸahım en iyisini sen bilirsin” diyen yaÄŸdanlık takımı artıyor.

Ülke medyası üç beş medya haricinde tamamen hükümetin kontrolünde; yıllar önceki arşive kadar gidin hiçbir havuz medyasında hükümet/Erdoğan ile ilgili en ufak bir eleştiri bulamazsınız.

Kazara eleştiren yazarların akıbeti ortada.

Düşünen, sorgulayan insanlar hedefe konuyor. Mesnetsiz korkular öne sürülerek sorgulamaların/eleştirilerin önü kesilmek isteniyor.

FETÖ ile mücadelede on binlerce insanın canı yandı. Hala yanlış üstüne yanlış yapılıyor. ErdoÄŸan’ın, “ibadet” diye nitelediÄŸi yani iyi niyetle Gülen Cemaatine gidenler bu soruÅŸturmalarda en büyük zararı gördü.

Hukukun temel ilkeleri çiÄŸnendi; devletin yasal diye faaliyetine izin verdiÄŸi dönemde Gülen’e ait bankaya, dernek ve dershanelere giden insanlar suçlu ilan edildi.

ErdoÄŸan’ın ve damadı Albayrak’ın Gülen ile olan geçmiÅŸ hukukunun çeyreÄŸini yaÅŸamamış memurlar görevden ihraç edildi.

Devletin tüm istihbarat gücü elinde olan Erdoğan, yanıldım diyor. Eyvallah tamam; peki ama sıradan bir insanın yanıldığı niçin kabul edilmez anlamıyorum.

Bugün adalete güven kalmamış. Balyoz, Ergenekon gibi darbe suçlarından tutuklu tüm asker kökenliler yeniden yargılanıp beraat ederken, 28 Şubat brifing yargısınca tutuklu olanlar için yeniden yargı yolu açılmıyor.

Ekonomi harap halde. Dışarıdan ve içeriden belli odakların kirli emellerle ekonomik müdahalelerini biliyoruz lakin bunun yanında hükümetin yanlış adımlarından kaynaklı icraatlarını da unutmamak lazım.

Tüm şakşakçılara rağmen doğruyu haykırmak görevimiz.

Tenkidimiz dost tenkididir. İmha için değil inşa için tenkit ediyoruz.

ErdoÄŸan’a da düşman deÄŸiliz; biliyoruz ki ErdoÄŸan kaybederse biz de kaybedeceÄŸiz.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.