Avrupa ülkelerine gidebilmek için Akdeniz ve Ege Denizi'nde boğulan, Meksika'nın ABD sınırında açlıktan ölen binlerce insan var ya, işte o insanlar, Batı'nın İMF ve Dünya Bankası arac�
Bakın fotoğraflardan taşan derin hikayelerine... Şaşaalı, iddialı, değişken, büyük harflerle yaşanmış hayatların boşluğuna, kofluğuna, gürültülü hikayesizliğine nazaran onların
Ben Saraybosna’da bir Sırp olarak kalmadım. Kendimi din veya millet üzerinden tanımlamıyorum. Ben Jovan Divjak olarak, bu ülkenin vatandaşıyım ve Bosnalıyım.
Samimiyeti kaybolmuş bir amel sanki yoktur. Aynı şekilde bir bütün olarak samimiyetten boşalmış bir dinin de içi boşalmıştır.
Kim derse ki, ben yatırım yapmadan hizmet sektöründe iyileştirme gerçekleştiririm, boş konuşmuş olur. Bu iddianın veya vaadin realitedeki karşılığı sıfırdır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bosna Hersek'e 30 bin doz aşı gönderileceğini açıkladı. Doğu Akdeniz'de de kararlılık mesajı veren Erdoğan, “Suudi Arabistan'ın Türkiye'den SİHA talebi var.�
Yaşamayı tam olarak bilemediğimiz, kendine özgülüğünün, başkalığının ayırdına varamadığımız, anlamına eremediğimiz özel zamanlar kaçırılmış trenler gibi boş bir istasyonun
Kimi durumlarda neler düşündüğü konusunda bir soruya kişinin ‘hiç’ yanıtını vermesi yapmacık olabilir. Ama bu yanıt içtense, boşluğu çok şeyler anlatır.
Sözün uçup gideceği sanılmasın. Uzamda yerini alıyor. Hiçbir şey boşa gitmez. Yeter ki hayırda, iyilikte, güzellikte yarışmış olalım.
Bize yaşadıklarımızdan geriye hiçbir şey bırakmayan boş uğraşlarla, ardı arkası kesilmeyen ‘manasız’ meşguliyetlerle dolu hayatlarımız. Hakiki olanla, geçip gitmeyecek ve bizimle
Annem öleli iki yıl oldu ve onun ölümünden sonra evim hep dağınık, bir türlü toparlayamıyorum diye yakındı genç kadın, sizce neden böyle? Yüzünde bulutlanan hüznü doğru okud
Kendi halkından bu kadar iğrenen Osmanlı münevveri ile Cumhuriyet aydını için Türk'ün kayda değer hiçbir hasleti yoktur. Tarihi, dini, dili, siyaseti, giyim kuşamı, oturuşu kalkışı, k
“Toplumsal cinsiyet eşitliği teorisi” kadına şiddetin ilacı değil, nedenidir. Cinsiyetin fıtri, yaratılışsal, onotolojik bir gerçek, bir fact olduğunu kabul etmeden, cinsiyet eşitli�
Başını açanların meselesi aslında ebeveynlerinin kuşağının hazırlayamadığı bir pedagojinin, ilmihalin, fıkhın ve kamusal alan boşluğunun meselesidir.
Komplocu yaklaşım bir yana bırakılırsa siyasal, ekonomik ve kültürel bağımlılık içi boş bir retorikle kırılmıyor. İlmi geleneği olmayanlar bir medeniyet inşa edemezler. Bilimsel ve