Tarih, onu yazanların eliyle yeniden ve yeniden değişen, dönüşen, manipüle edilebilen bir şey haline gelir sık sık. Hatta bazen değiştirmeye, yeniden yazmaya bile ihtiyaç duymayabilirsini
Nobel ödüllü yazar William Faulkner, 1958 yılında Paris Review ile yaptığı röportajda, “genç yazarlar, bir teoriye uymada beceriksiz olabiliyorlar,” diyor: “Kendi hatalarınızdan ders
20. yüzyıl edebiyatının en önemli figürlerinden biri olarak kabul edilen Bohemyalı roman ve hikâye yazarı Franz Kafka’nın ölmeden önce arkadaşı Max Brod’a yakarak yok etmesi için ve
Vatikan’ın erişime açılan dijital arşivinin taranmasıyla bulunan 16’ncı yüzyıla ait Yunus Emre Divanı heyecan yaratırken, Kütahya’da 1492 tarihli divan gün yüzüne çıkarıldı. D
Yazı tek eylemi olunca, yazar “Kalem, benim ‘kale’m!” diyerek haykırır. Savaştan asla kaçmaz, cephesini ve silahını seçer, “İşe gider gibi, sabahleyin erken yazıya ve öğretiye,
Bir faizsiz finans kurumunun, Vakıf Katılım’ın yeni reklam filmini izlerken düştü aklıma bu yazıyı yazmak. Bakalım kotarabilir miyiz?
Şu zor karantina günlerinde en şanslı olanlar, işlerini evlerinde de yürütebilenlerdir. Biz yazarlar da bu şanslılardan sayılırız; olağan günlerde sahip olmadığımız kadar zamana sahi
Benim atam kim miydi? Samsun’lıu bir köylü olan ‘Çakırgil’in Mehmed’.. Okuma yazmayı da sonradan öğrenmiş bir köy filozofuydu, o.. Babamla çocukluğumda fazla konuşamazdım.. Onun
Millet ve devlet olarak artık kendi hikâyemizi yazmanın zamanı gelmiştir denildi. Buna niyet edenler koca Yunus’un ''Akıntıya karşı Ne varlığa sevinirim Ne yokluğa yerinirim'' mısralar�
Ben istemez miyim bayram yazısı yazmak? İsterim. Hem de çok isterim. Ancak malum bu sefer bayramımız mahzun. Evlerde kalıp sabrederek geçireceğiz mübarek günleri. Ben de mecburen bir “gü
Sultan III. Ahmed, Ayasofya ile Bâb-ı Hümâyun arasına yaptırdığı çeşme için bir tarih düşürür ve şairlere bu mısradan hareketle birer kaside yazmalarını emreder: “Han Ahmed’e e
Aslında İBB’nin 23 Nisan’da 100 bin çocuğumuza dağıttığı kitapta bulunan resimle ilgili çok yazasım yoktu. Niçin yazma ihtiyacı hissettim, aslında onu da pek bilmiyorum. Sanırım en
Kişi ve eser düzeyinde bile tam bir dökümü çıkarılmamış, muhteva açısından üzerinde hemen hiç çalışma yapılmamış, metinleri yayımlanmamış, büyük oranda yazma kültür özelli
Koronavirüs çıkıp yayılmaya başlayınca birçok konuşan ve yazanlar, devlet sorumluları ve bilim adamları bu virüs hakkında konuşmaya ve yazmaya koyuldular. Gerçeklerin yanında komplo se
“İstiklâl Marşı... Onu kimse yazamaz... Onu ben de yazamam... Onu yazmak için o günleri görmek, o günleri yaşamak lâzım. O şiir artık benim değildir. O, milletin malıdır. Benim mille