Yasin Aktay / Yeni Şafak
Prof. Dr. Bünyamin Bezci/ Sakarya Üniversitesi
Taliban’ın Afganistan siyasetinde hâkim güç olmaya başladığı şu günlerde özellikle sosyal mecralarda Afganistan’ın geçmiş yıllardaki modern yapısıyla ilgili çeşitli paylaşımla
İngilizlerin ünlü filozofu Thomas Hobbes’un “insanı insanın kurdu” olarak tasvir eden tanımı bu siyaset tarifine de fazlasıyla uyuyor. Aslında bu temel tarifte siyasetin düşmanları k
Muvakkitlik görevi için Kahire’den Trablusşam’a taşınan bir dedenin torunu, Lübnan gibi Ortadoğu’nun en zor ve karmaşık ülkesinde, siyasetin kurtlar sofrasında bir ortak payda aramaya
Fransa’nın başarısız olduğu Barkhane Operasyonu’nu bitirme kararı alırken, bölgede uyguladığı siyasetin de sonuçsuz kaldığını gösteriyor.
İktidar odaklı siyaset ve bu siyasetin oluşturduğu çelişki ve çatışmalar devletin sahipliliği etrafında dönüp durmaktadır.
Devletin bu konudaki siyasetinin nispeten çekilmesiyle birlikte Türk İslam’ı söyleminin sivil unsurlarca devralınmış olması, üzerinde durulması gereken bir konu.
İstanbul İslamlaşma fikriyatının bir neferiydi Akif. Bu bağlamda ittihadı İslam siyasetini savunuyordu. İslam toplumlarını bir bütün olarak sahipleniyordu. Bütün Müslümanları kucakla
İstanbul Sözleşmesinin feshi üzerine koparılan gürültüye gelince: Türkiye’de günlük siyasetin asıl çıkmazı, her türlü vak’anın, bir hükümet devirme fırsatı olarak görülmesi
Savaşta her şey çok basittir, fakat en basit şey zordur. Siyaset de bir tür savaş alanıdır… Siyaseti onun diliyle konuşmak gerekir.
ABD tarihi geleneği itibariyle çizgisini hiç bozmadan Anadolu ve Ortadoğu üzerindeki siyasetini sürdürüyor. Yani hep aynı proje. Bağımsız ve güçlü bir İsrail Devleti ve onun etrafında
“Bizim adam” belirsiz tanımı, Türk siyasetinin de, Türk bürokrasisinin de en berbat tanımlarından biridir ve gerçek anlamda bir “sosyal çöküntü alanı”dır orası. Her türden liya
Suudi Arabistan’ın bölgede zayıflayan pozisyonu İsrail’in Riyad’dan, Suudi siyasetinin biçimlendirilmesi dahil, önemli tavizler koparacağı bir süreci başlatabilir.
Nasıl ki Evren'deki icadın, hakikatin nihai amacı insandır; siyasetin de nihai amacı insan olmalıdır; hem bir tür hem de bir birey olarak... İnsanı bir siyaset içinde var kılan, yeri, işl