Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Umreden dönen vatandaşlarımızın sağlık kontrolleri yapıldı ve yurtlarda karantinaya alındı. Sağlık Bakanlığımızın tedbir ve tavsiyel
Bak ne diyeceğim, hepimiz psikolojik yetimleriz aslında. Fiyakalı konuştum değil mi? Ruhumuz köksüz ve yetim bırakıldı bizim.
Çok ciddî bir coğrâfî bölgede, çok ciddî günlerde yaşadığımız; üzerimizde çok ciddî dînî ve millî görevler bulunduğu için; hepimiz çok ciddî düşünmek ve çok ciddî çalı�
Biz hafızalarımızı yenilememiz gerek. Yeniden düşünelim Ahiyan-ı Rum, Baciyan-i Rum, Gaziyan-ı Rum kimdi! Rum suresi kimden söz eder. Yunanistan ya da Bosna, Suriye kadar Osmanlı değil mi.
Olası bir zorlukta okunacak ve hepimizi tek yürek, tek yumruk haline getirecek salâlardan vebadan korkar gibi korkuyorlar.
Bu zamanın kirini, karasını, zehrini hepimiz üstümüze başımıza bulaştırdık. Her geçen gün biraz daha kirleniyor, kararıyor, zehirleniyoruz. Kimse aynada kendine göz kırpmasın, hepimi
Nurettin Topçu, ''merhametin olmadığı yerde insan da yoktur'' diyor. Var mıyız? O halde, şunu söyleyebiliriz: Biz aslında insanı kaybediyoruz. İnsanoğlu, durmadan hata veriyor.
Hepimizin bir hayatı ve bu hayatı şekillendiren birtakım değişken çevresel şartları var. Hepimizin bir karakteri ve o karaktere rengini veren duyguları, düşünceleri, zevkleri var. Reklaml
Kendi iyiliğimiz için, hepimizin ve geleceğimizin iyiliği için, daha iyi, daha yetkin, daha nitelikli içerik üretimi ve inşa’lar için uyarıcı eleştirilere her zaman ihtiyacımız olduğu
Yirminci yüzyılda öldürülen insan sayısı, önceki beş bin yılda öldürülen insanların toplamından fazla. Ahlaki körlük çağında hepimiz acı bize ilişmediği sürece onu unutmayı ve
“İnsan kökten yalnızlıktır” diyor Ortega y Gasset. Yine de hepimiz yalnızlığı hayatımızın bir döneminde somut bir gerçeklik olarak yanı başımızda tecrübe ediyoruz.
Eğitim-öğretim yılı başladı. Okullar açıldı. Yeniden hepimiz her yıl olduğu gibi bu yıl da eğitim ve öğretim yılını konuştuk ve konuşuyoruz. Hakikatte Osmanlı’nın modernleşme
Mustafa Yeneroğlu: 8 ay sonra Mustafa Yılmaz'ın ailesi adına sevinmemek mümkün değil elbette. Ancak yaşanan hukuk devleti adına kahredici, insanlık adına hepimizi utandırması gereken bir
Hala şaşırabiliyoruz. Şaşkınlığı ölçüsünde insanın kendi özüne sahip çıkma imkanı var demektir. İyi ki hala bazı şeylere şaşırabiliyoruz. Oysa şaşkınlığımız âhir zaman
Türkçe''de benim bildiğim uydurma kelimeler arasında en az yadırgananı "gidişat"tır. Türkçe "gidiş"e Arapça "ât" takısı eklenerek yapılmış bu kelimeyi yadırgamayız. Çünkü gidiş