Türkiye Lozan’da yeni bir ulus-devlet olarak sisteme kabul edilmiş, düşmanlarıyla anlaşmaya varmıştı. Gerçekte ise farklı bir medeniyet alanına girmesi, medeniyet değiştirmesi tescil e
“Had” kavramının insan için, insanın dünyadaki varlığı ve hemcinsleri ile ilişkisi için ve nihayet tabiatla münesebeti bakımından fevkalade önemli olduğuna inanıyorum.
İnsanların özgür olmalarını istemenin ve bunu savunmanın yolu, sadece ideoloji yüklü bu kavramlardan geçmemektedir.Eğer ideale vurgu yapacaksak, ahlaken tutarlı olmak zorundayız.
İç savaşın pençesindeki Yemen’de, ülkenin güney kesiminde yaşayan 3,2 milyon insanın kronik düzeyde açlık ve gıda temini sorunuyla yüz yüze kalması bekleniyor.
İnsanın kendine ‘kim’ olduğunu sormasına belki açıktan değil ama örtülü bir alaycılıkla yaklaşılıyor bugün. Oysa gelmiş geçmiş zamanlar boyunca kendi hakikatine giden yola ilk a
BM tarafından meşru hükumet olarak tanınan UMH Hükümeti’ne karşı darbeci lider Halife Hafter’i destekleyen Fransa hem Avrupa’nın özündeki demokrasi ruhuna zarar verdi, hem de Türkiye
İran’ın, Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki gerilimli ilişkiye yönelik 1981 yılından bu yana uyguladığı dış politika çizgisi son çatışmanın ardından yeniden tartışma konusu oldu
'Hac'da ev sahibi Tanrı olduğu için, O'na takdim edilecek en değerli şey bizatihi in-sanın kendisi, yani nefsidir; insan da bu takdimi nefsini temsil eden bir kurbanla gerçekleştirir; bu neden
Müslümanlar Ayasofya’yı Hıristiyanları merhametle, şefkatle himaye altına almanın, dahası Hıristiyanlık ile İslamiyet arasında bir süreklilik olduğunu söylemenin bir nişanesi olarak
“Çin’in bölgede ne işi var?” sorusunun cevabı için ise, Ortadoğu hakkındaki o ölümsüz kaidelerden birini hatırlamak yeterli: Bu coğrafya, dünyanın merkezidir. Dünyanın geri kalan
Tokat Sanayi Sitesinde yıllardır kaportacılık yapan Atilla Akgül beyefendi, kendi imkânları nispetince kendisini geliştirmiş ve bu geliştirmeyle birlikte bunu sistemleştirerek kendi işyeri
Çin ile Hindistan arasında yaşanan sınır çatışması üzerinden değerlendirmede görülen nihai netice; Çin-Hint çatışmasının derinleşmesi zafer kazananın da kaybedeceği bir ‘Pirus
İrfan mektebinin talebeleri olmak, bilginin ötesine geçmeye çabalamak için bizi sürekli teşvik ediyor. Bu çaba içinde olmanın bizatihi kendisi bir seyr halidir. “Hepisinden iyice bir gön�
Adını koymak tanımlamanın bir parçasıdır. İslâm’ı bir Arap örfü saymanın kaçınılmaz türevi bilenlerin başlarına açılmış başlı başına meseleye Türklük diyoruz.
''Kurban''ımıza biraz daha yakınlaşmak için çağırsak onu, acep elimizdeki bıçağa aldırmadan koşa koşa gelir mi? Bütün sinsiliğimizle gözüne çirkin görünecek olsak bile yine de y