Hariciye Nazırı yapılan Mustafa Reşit Paşa, 17 yaşındaki padişahı ikna etti ve Osmanlı Devleti’nin dinamiklerini sarsacak tanzimi kabul ettirdi. Ferman 3 Kasım 1839 günü Gülhane bahçe
Somali’de 2’si Türk 81 kişinin öldüğü terör saldırısını üstlenen eş Şebab örgütü “Hedef Türk konvoyuydu” dedi. Somali Meclis Başkanı danışmanı A. Nur Muhammed Yeni Şafa
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen hafta ani bir kararla Tunus’a gitmesi Doğu Akdeniz’le ilgili gelişmelerin diğer Kuzey Afrika ülkeleri olan Tunus ve Cezayir’i de yakından ilgilendirdi�
Düşmanın diliyle konuşanların düşmanın mantığına teslim olması kaçınılmazdır. Nitekim bir sonraki aşamada ‘ılımlı-aşırı’ ayrımı türünden tasnifleme çabalarının da ayn
Bugüne kadar hem vatanperverlik hem de milliyetçilik çeşitli değerlere ve ideolojilere dayanarak gelişiyordu. Şimdi çok daha farklı bir milliyetçilik tarzı ortaya çıkıyor. Tekno-milliyet
Ben yaptım, ben yıktım, ben kazandım, ben bildim, ben buldum deme.
Somali’de, Libya’da, Suriye’de… Türlü imkânsızlıklara ve reel-politiğin dayattığı zorluklara rağmen, vicdanın ve insanlığın tarafında saf tutmak… Bu çizgi, hiçbir zaman bozu
Güney Afrika ülkesi Zimbabve'de nüfusun yarısından fazlasının açlıkla karşı karşıya olduğu bildirildi. Kırsal kesimde 5,5 milyon kişi gıda güvenliğine sahip değilken, şehirlerde 2
Gerçek hayattan uyarlanan bir film olan İki Papa, yaklaşık 10 gün önce Netflix’te yayına girdi. Bizim zihnen vaftizlenmiş ecnebi aydınlarımızın tümü de bayılmışlar zaten bu filme…
Bugün sizlere kadim dostum İsmail Kara’nın anlattığı bir çocukluk hatırasını nakledeceğim.
Rusya’da bazı önemli medya mecraları, Ermeniler tarafından yönetilmelerine bağlı olarak, bir tür Rusya merkezli Ermeni propaganda ağına dönüşmüş durumda.
İsraf, zulümdür. Zulüm insanın başkasının zararından nefsinin menfaat temin etmesidir. İsraf, hakk’a karşı duruş, nefsinden taraf olma halidir.
“Çılgın mahşerinde ses ve renklerin.../ Benden sor sırrını mesafelerin/ Benden sor ve benden dinle akşamı.../ Rabbim bu sonsuzluk ve onun tadı...” diyor ‘Eşikte’ şiirinde üstad Ah
Cemil Meriç, yirminci yüzyılın yetiştirdiği eşine ender rastlanan mütefekkirlerden. ‘‘Okumak’’ denildiğindeyse benim aklıma ilk gelenlerden. Hayatının ileriki safhalarını sahip o
Kimsenin kimseye laf söyleyemediği, yanlışların hatırlatılmasının rahatlıkla kişisel saldırı olarak algılanabildiği bir ortamda emri bil maruf ve nehyi anil münker sorumluluğu hem ço