Hakk’ın ulûhiyetini ve hakikatin büyüklüğünü beyan eden Ezan-ı Muhammedî, İslâm’ın şiarıdır. Bütün Müslümanların ortak sesidir. İdrakleri keskinleştiren ve şuur cilasıyla
"İslâm’da tenkid vardır fakat asıl mesele tahkiktir. Eleştiriden ziyade duyduğunuz ya da okuduğunuz şeylerin aslını ve hakikatini öğrenmek, asıl meseleniz olsun."
Marx, hakikatin yarısını söylemiştir: Kimse insanların hiç olmazsa yan yarıya maddi şartlara tabi olduğunu kimse inkâr edemez. Fakat bu hakikatin ancak yarısıdır. Öbür yarısı, insa
Kendi iyiliğimiz için, hepimizin ve geleceğimizin iyiliği için, daha iyi, daha yetkin, daha nitelikli içerik üretimi ve inşa’lar için uyarıcı eleştirilere her zaman ihtiyacımız olduğu
Tasavvuf kaal ilmi değil, hâl ilmidir!” Yani hakikat''in bilgisi, “o dedi, bu dedi”yle öğrenilemez; bilakis hakikatin bilgisine, yaşamakla, tecrübe etmekle ulaşılabilir.
Yahudi asıllı Fransız felsefeci, siyasetçi ve komünist yazar Roger Garaudy, 1913’te Fransa'nın Marsilya kentinde, yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası ateist olan Garaudy
İnsanlar hakikate ulaşmaya, ulaştıkları ölçüde hakikati dile getirmeye uğraşıyorlarsa yaptıklarının dünyayı değiştirme hevesleriyle değil, bir mükellefiyeti yerine getirme istekler
Meryem Cemile: “Dolambaçlı ve garip yollardan geçip Kur’an-ı Kerim ile tanıştım. Batı kültürünün gelgitlerinin özellikle kadınlar üzerindeki yoğun saldırısının karanlığı iç
Niçin aşkı yüceltmekten kendimizi alamayız? Tutkuyu... Yanlış anlaşılmamalı, elde etmeyi, ele geçirmeyi, kavramayı, sahip olmayı değil, bilakis mahrum olduğumuzu/olacağımızı bile bi
Bir zamanlar kendi ülkesinin yolunu şaşıran birisi, bilmediği bir ülkeye, Budalalar Ülkesi’ne girmiş. Görmüş ki bir tarlanın kenarında endişeli, korku içinde bekleşen adamlar vardır
Aklınız kadar iman edecek, aklınız kadar amel işleyeceksiniz. Akıl elbette tek başına hakikatin kaynağı ya da ölçüsü değildir. Ama ve illa önce akıl. Aklınızı doğru kullanmak isti
Hayrettin Karaman- Yeni Şafak
İNSANLAR ARASI bildirişimi ve iletişimi sağlayan dilin, yalnızca biçimsel bir özellik kazanarak, anlam ve değeri atlaması, o dili kullananlar arasında safsatanın artmasına, giderayak bir b
Bir kelimeye takılmak, sadece entelektüellerin sorunu değil. Kızlar annelerinin, anneler kızlarının, oğullar babalarının, babalar oğullarının, âşık maşukun, maşuk âşığın fi tari
10 Aralık 1890’da şimdiki Rusya Federasyonu’nun Başkırt Özerk Cumhuriyeti topraklarında İsterlitamak (İşimbay) kazasının Küzen köyünde doğdu.