İslam, insanı sahip olduğu dünyevi imkânlar üzerinden değil, tutunduğu içsel zenginlikler üzerinden değerlendirir ve hak ettiği şekilde konumlandırır.
Tarihte benzeri olmayan bir telaş, endişe, kaygı, stres ve koşuşturmaca içinde insanoğlu. Para, makam ve bir şeyi kaçırma telaşı gibi birçok dünyevi kaygıların tüm beşeriyeti kuşatt
Modernizmin bir ideolojisi olarak sekülerizm, tam da insanın kendi trajedisiyle, kendi zavallılığıyla övünmesinin adıdır ve tabii ki vehmettiği gibi yeni bir şey değildir. Bireyin dünyas
Aşk aslı itibariyle cismanî (dünyevî) ve yine aslı itibariyle ilâhî (uhrevî) olmak üzere ikiye tab’an ayrılmış mıdır; yoksa biz insanlar bu ayrımı keyfimiz istediği için, işimize
İslam dünyası olarak başımız dertten kurtulmuyor. Yüzlerce yıldır, dünyadaki mazlumlar listesinde başı, maalesef Müslümanlar çekiyor. Ebette hepsi değil; kendilerine dünyevi zenginlik
Hayrettin Karaman, Yeni Şafak’taki köşesinde Müslümanların dünyevi ve maddi olanın peşinde koştuğunu belirterek ciddi bir savrulma yaşandığına dikkat çekti.
DİNCİLİK oldum olası tuhaf, kekre bir söz olarak tınlamıştır kulağımda; hassas yürekler için aziz ve mukaddes olan dinin ardına eklenen -cılık eki onu pazarlayan, satan kişileri ya da
Önce hayli gecikmiş bir soru: Din eğitimi, dünyevî bir kariyerde başarılı olmak, “ilerlemek” için midir, yoksa öğrencinin salah bulması için mi? Salah, yani, huzur, barış, iyileşme
Abdurrahman Dilipak- Yebi Akit
Prof.Dr. İhsan Süreyya Sırma hükümet ile alakalı sert ifadeler kullanarak önemli ikazlarda bulundu.
Mustafa Öztürk “İnsan ve Hikmet Vakfı”nın “Dünyevileşme ve Ahlak” başlıklı panelinde konuştu:“Bizde din insanın aynaya bakıp kendisiyle muhasebesini yapmayı gerektiren bir ilah
Ekonomimiz bozuluyor. Dost bildiklerimiz ihanet ediyor. Stratejilerimiz dikiş tutmuyor. Kadrolarımız dünyevileşiyor. Her alanda Vehn krizleri geçirip kâbuslarla uyanıyoruz.
Ticaretini de yap, bürokraside yerini de al kardeşim, doya doya al. Ama bunu tertemiz bir inanç alanı olan din sosuna bulamadan yap. Dini, emellerin için bir basamak yapmadan yap. Yani dini istis
Bir yoruma göre ilâhî buyruklar uyarınca sımsıkı bir mümin olmak ve sulandırılmamış bir hayat yaşamak tuz gibi yakıcıdır. Malum, tuz yakıcı olduğu kadar da koruyucudur. Mesela, ete
Dünyevi çıkarlardan ve menfaatlerden ziyade, onurunu korumayı tercih etti. Para pul hırsı yerine, bilge olmayı tercih etti... Ve bunu ziyadesiyle başardı. Allah her gazeteciye böylesi bir
