Türkiye tarihinde büyük felaketler eksik olmamıştır. Bunlardan biri de Birinci Dünya Savaşı ve buna eklenen Kurtuluş Savaşı yıllarında büyük insan kitlelerinin ölüm, hastalık, asker
Patronaj sistemi Osmanlı klasik edebiyatının temel dayanak noktasıydı. Birçok şair hak etmediği halde bu iltifatlar sayesinde büyük şair olarak kabul görebiliyordu. Yani bütün mesele sis
Dünyanın önde gelen insan bilimleri kuramcılarından, City University of New York profesörü David Harvey’in bir yazısını okumuştum.
Koronavirüs salgını insanoğluna tek seçenek sunuyor; Benimle tek başına mücadele edemezsin, birleşmek zorundasın. Dayanışma ve birlikte yaşama zorunlu artık. İnsani özelliklere göre y
Yıldız Teknik Üniversitesi Öğrenci Dekanı ve Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Genel Başkan Yardımcısı Engin Deniz, yaptığı açıklamada, günün en büyük sorununun tüm
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye koronavirüs salgınıyla mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor." dedi. Erdoğan, yeni tip koronavirüs salgınına karşı alınan tedbi
Acaba bu gerçek bir tefekkür müdür yoksa felaketin karşısında verilen kurtulmalıklar ve akabinde kalan sağlarla yoluna devamı düşünen başka bir aymazlık mı? Gerçekten öyle midir, yok
Dünyanın bugün yaşadıklarının ileriye dönük derin tesirleri olacaktır. Önümüzdeki yıllarda siyasi, içtimai, iktisadi, fikri ve ruhi krizler ve kaoslar yaşayacak olan dünya, sonraki y�
İstanbul'un Fethi'nin 548. Yıldönümü münasebetiyle Marmara FM'den İbrahim Paşalı'nın "İstanbul'un Fethi'nin anlamı" üzerine sorduğu soruya verilen yanıt...
Geçenlerde bir gazete orta sayfasının iki yaprağını burçlara ayırdı. Açıkçası ekonomi sayfalarından daha önemli oldu. Çünkü işin ucu “ekonomi”ye daha doğrusu “tüketim”e da
Bu karantinanın asgari ücretle çalışanların yanı sıra ürettiği bir başka “mağdur” kesim var. Onlar da “paralarını yevmiye usulü kazanan” insanlar. Berberler, taksiciler, çiçek
“Açıkçası bu salgını kovalamamak lazım, yani işler kötüye gittikçe daha fazla önlem alalım şeklinde olmasın çünkü her geçen gün bir sonraki gün alacağınız tedbirleri daha faz
İnsan yaşadıkça alışkanlıkları artar. Fakat alışkanlıklar her zaman ümranla neticelenmez. Bazen tıkanmaya, tükenmeye, yıkıma da ulaşır. İnsan alışkanlıkları uğruna değerlerden
Ölümle gelen eşitlik, tüm ötekileri ve sınıfsal barikatları ezip geçiyor. Dünyanın yaşadığı eşitsizlik felaketini burjuva ve egemenlerin yaşamına taşıyor. Ölümün eşitliği, kap
Zorladığımız fıtratımız, dünyanın sonunu getiriyor. Şairler de sonu gelen bu dünyanın ağıtçıları olarak “kaybolan fıtratın” peşine düşüyorlar ister istemez. Şiir, dünyanı