Avukat Muharrem Balcı'nın 1995 yılında Değişim Dergisi'ne verdiği röportajı önemine binaen Düşünce Mektebi okurunun dikkatine sunuyoruz.
DİKKATLİ ve titiz bir okuma, Anonim Tevârih-i Âl-i Osmanlar ile Aşıkpaşaoğlu’nun Tevârih-i Âl-i Osman adlı eserindeki ilginç bir noktayı tebarüz ettirir: Hem meçhul müellif(ler) hem
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Saraçhane binası önünde 12 Haziran 2019'da bir bildiri okuyan ve Ekrem İmamoğlu'nun 'israf' vurgusunu kınayan İBB Trafik Radyosu Koordinatörü Murat Kaz
Soru şöyle: “Bir gazetede hiçbir Osmanlı padişahının hacca gitmediğini, bazılarının şarap içip şiir yazdıklarını okudum. Bunlar ne kadar doğru?”
Bir yakınım, çocuğunun nakli için bir okula gittiğinden bahsetti. Okul, bölgenin seçkin okullarından biri. Seçkinliği de, MEB’in yaptırdığı yeni bina, İBB’nin inşa ettiği spor sa
Akademik dünya içerik üretmedeki eleştirilerine sık sık muhatap oluyor; akademisyenlerin birbirleri arasındaki çekişme de bilinen bir durum. Fakat son olay okuyanlara pes dedirtti.
Kendi dilinde yazılmış bir metni okuyup anlayamamak, yahut bir konuşmayı dinleyip anlayamamak…
Yazar Alev Alatlı, toplam 11 cildi bulacak ‘Nasihatnameler’in ilk iki cildi ‘Fesüphallah’ ve ‘Hafazanallah’ ile okurunun karşısına çıktı. Tarihin derinliklerine inerek Batı eleşt
Neyzen Ali Ortapınar, 21 yıldır Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde din görevlilerine ney eşliğinde "Ezanı Güzel Okuma Kursu" veriyor.
Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma, "Zamanımızda gençler Türkçe bilmiyor. Üniversitede yazılı yapıyoruz, Türkçeyi yanlış yazıyorlar. Neden, çünkü bizim gençler kitap okumuyor, kitap ok
Teşrik tekbiri nedir, niçin okunur, unutulursa kazası var mıdır?
İstanbullu Çerkez bir aileye mensup olan Yakup Cemil, 1903’te Harp Okulundan mezun olduktan sonra Manastır’a tayin edildi ve yıllarını Rumeli dağlarında eşkıya kovalayarak geçirdi. Bura
“Dini medya okuryazarlığı”na neden ihtiyaç duyuluyor? Bireylerden ve medyadan kaynaklanan hangi nedenler, dini medya okuryazarlığını gerekli kılıyor?
Nedense biz insanlar iki dünyalı olduğumuzu unuturuz… Bu dünyaya yönelik yönümüz hep ağır basar… Öteki dünyayı ötelemeyi alışkanlık haline getirdik… Hayatın dengesi bozuldu…
Önceki yazılarımızda hilafetin kaldırılma sürecini konuştuk. Bugün hayata yansımalarını konuşalım ve bu arada “hilafet kaldırılmasaydı ne olurdu?” sorusuna da cevap arayalım.