Bugün başta Türklere olmak üzere, Batı dünyasının İslam medeniyetine karşı takındığı tavırları, geliştirdiği davranış biçimlerini, bir türlü saklayamadığı kin ve nefret duyg
Süleymaniye'de Bayram Sabahı' deyince aklıma hemen, Yahyâ Kemâl'in bu isimdeki şiiri ile, 'Atiq- Valde'den İnen Sokakta..' isimli şiirinde, şairin, 'Ramazan Maneviyeti'ni ve kendisinin oruçs
Dünyayı güzelleştirmenin yolu yalnızca zekâmızı doyurmaktan değil, duygularımızı da doğru beslemekten geçiyor. Dolayısıyla yalnızca zekâ ile değil kalp ile de düşünmeye alışmak
Kawaii saplantısı, Japonların bastırılmış duygularının bir yansıması olarak görülüyor. Uzun ve zorlu çalışma saatlerinin, yorucu gündelik yaşamın, yıpratıcı sosyal baskının ya
Çanakkale Zaferi'ni anmaktan maksadın, o savaşların şehid ve gazilerine minnet duygularını ifade değil, o sırada yarbay olan sadece bir ismin parlatılması olduğu bir daha sergilendi.
Bu akıl dışı oyunu yalnızca biz oynuyoruz, biz insanlar! Hem de ne büyük heyecanla, ne büyük ihtiras ve şehvetle! Her an kendimizi, birbirimizi, hepimizi nasıl yiyip bitirdiğimizi, vaktimi
Bugün günlerden ne? Kafanı, duygularını, düşüncelerini bir türlü makul bir sıraya dizememe günü mü? Bugün günlerden ne senin için
Ben bir psikiyatristim, insanları yüzlerinden okumaya ve anlamaya çalışan, sözün söylediği kadar yüzün söylediğini de dikkate alan bir mesleğin mensubuyum. Bir süredir yüzümü kısmen
İnsan sevindiğini, hırslandığını veya diğer duygularını beden hareketleriyle de ifade edebilirken, utandığını yalnızca yüzüyle anlatır.
“Camus için veba mikrobu insanların duyarsızlığını, bilinçsizliğini ve ben merkezciliğini; kısacası içlerindeki kötülüğü temsil ediyordu. O’na göre insanlar bu duygularını ter
Önemli olan bayramı içimizde hissetmektir. Şartlar ne olursa olsun, her bayram bir muştudur, derin ufuk ve umuttur. Bayramlarımıza has duygularımızı yitirirsek, korkarım umutlarımızı da
Belâ/afet, hastalık/salgın dönemlerinde dinî duygularda artış olduğu söylenir. Bu olgu, biraz da indirgemeci bir anlayışla, dini zor zamanlarda sığınılacak bir “antidepresan” gibi g
Çağın ruhu/dili, zaman ve mekân gerçekliği, ataerkil aileyi geri getirmeyi mümkün kılmadığı gibi mikro aileyi de insani yapamıyor. Tarihi tecrübe göstermiştir ki, aile, temel aidiyet m
Bugün başta Türklere olmak üzere, Batı dünyasının İslam medeniyetine karşı takındığı tavırları, geliştirdiği davranış biçimlerini, bir türlü saklayamadığı kin ve nefret duyg
Seven insanların dram ve açmazları. Çatışmaları, gerilimleri ve kendilerini feda edişleri. Benzer ritüeller yıllardır süregeliyor. Değişen bir şey yok. İnsan ölümleri, gençlerin umu