Libya, Türkiye’nin namusudur. Trablus ve Mısrata, Türkiye’nin olduğu kadar bölge istikrarının ve geleceğinin anahtarıdır. Yalnız bırakılmayacak kadar önemli, gözden çıkarılmayaca
Günümüzde Doğu ile Batı’nın arasındaki sınırların yeniden çizilmesi yalnızca Doğulu insan için değil, benzer sebeplerle olduğu kadar tarihsel sebeplerle de Türk insanı için çok d
Geçtiğimiz cuma, cumartesi günü Üsküdar Üniversitesi’nin hazırladığı “Uluslararası Yalnızlık Sempozyumu”na katıldım. Her akademisyen kendi bilgi ve hayat penceresinden ele aldı�
Sezai Karakoç denince aşk geliyor aklıma. Bu yere düşüp kirlenmiş anlamından farklı bir aşk. Hikmete, doğuya, tarihe, bilgeliğe, fedakârlığa, yalnızlığa sevk eden, hayatı bir ideal
Türkiye’nin karşısına bugün Doğu Akdeniz’de dikilmek istenen engeller tek bir hamleyle, yalnızca Libya ile Münhasır Ekonomik Bölgelerin (MEB) belirlenmesine yönelik imzalanacak anlaşma
İnsana düşünme ve inanma payı bırakmayan bir hayat veya bir dünya anlayışı. Bir Müslüman kendisi gibi düşünemiyor. Kendisi gibi düşünüyor gibi görünüyor ama düşünüş ve anlay
Bölgedeki aktörleri kategorize ettiğimizde ise, yalnız bırakılan Lübnan, Suriye ve Türkiye var. Bu üç ülke herhangi bir kooperasyon halinde değiller. Diğer blok ise GKRY, İsrail, Filisti
Yeşil Yol 1999 yapımı dram filmidir. Yönetmeni ve senaristi Frank Darabont'tur. Film Stephen King'in aynı adlı romanından uyarlanmıştır. Film, En İyi Film Akademi Ödülü, En İyi Yardımc
“İnsan kökten yalnızlıktır” diyor Ortega y Gasset. Yine de hepimiz yalnızlığı hayatımızın bir döneminde somut bir gerçeklik olarak yanı başımızda tecrübe ediyoruz.
Herastratos... Mabedi yakan genç adam. Ham ervahın numûnesi.
Geleceğin dijital çocukları bugün insanların şikâyet ettikleri bu gündelik meşgalelerden ve insani ilişkilerden mahrum yaşayacaklar. Bu durum ruhsal bunaltı, kaygı, depresyon, yalnızlık
Kapsül oteller, tek odalı evler, tek kişilik mini masalar, mini öğünler, kullan-at hayat stilleri, bir de üstüne yalnızlığı teşvik eden teknolojik gelişmeler derken geleneksel aile yapı
Osmanlı İmparatorluğu’nun son Meclisi tarafından 28 Ocak 1920’de İstanbul’da kabul edilen ve o zaman “Ahd-ı Millî” denen altı maddelik bildiri bugün de önemini ilk gün ki gibi kor
“Bu, iç savaşın bitişinden bu yana gerçekleşen en heyecan verici ve birleştirici şey.” diyor Beyrut’taki protestoculardan biri olan 25 yaşındaki Fabio Irani. Lübnan, ortak bir bilinci
Rasim Özdenören'in Nuri Pakdil'in vefatının ardından Yeni Şafak'ta yayımlanan yazısını alıntılıyoruz.