Sosyal Medya

Tek kiÅŸilik kullan-at hayat stilleri

Kapsül oteller, tek odalı evler, tek kişilik mini masalar, mini öğünler, kullan-at hayat stilleri, bir de üstüne yalnızlığı teşvik eden teknolojik gelişmeler derken geleneksel aile yapısı neredeyse naftalin kokmaya başladı.



Yalnızlığın da bakanlığı mı olurmuÅŸ" demeyin. Bal gibi de olur. Yalnızlık artık bireysellikten çıkıp kurumsallaÅŸtıysa, yüz binlerce insan günler boyu tek kelime etmeden yaÅŸamaya mahkûm olduysa, yalnız yaÅŸayanların sayısı milyonlara ulaÅŸtıysa, üstüne bir de yalnızlığın günde 15 sigara içmekten daha saÄŸlıksız, daha kötü olduÄŸunu hesaba katarsak yalnızlığın da bakanlığı olur. Nitekim Ä°ngiltere'de var.
 
Yapılan anketlere göre Ä°ngiltere'de 60 yaşın üzerindeki yarım milyon kiÅŸi günlerini tamamen yalnız geçiriyor. ABD, Japonya, Fransa ve Almanya gibi birçok ülkede yalnız yaÅŸayanların genel nüfusa oranı yüzde 50'lilere yaklaÅŸmış durumda. Yalnız sayısının 2030'da 1,1 milyona yükselmesi beklenen Hollanda'da SaÄŸlık Bakanı yalnızlıkla mücadele kapsamında hükümete bazı tedbir programları sundu. Dünyanın en mutlu ülkeleri anketlerinde başı çeken Ä°sveç ve Danimarka olsa da, antidepresan kullanımında kiÅŸi başına düÅŸen en yüksek tüketim seviyesi Ä°skandinav ülkelerinde.
 
Kapsül oteller, tek odalı evler, tek kiÅŸilik mini masalar, mini öÄŸünler, kullan-at hayat stilleri, bir de üstüne yalnızlığa teÅŸvik eden teknolojik geliÅŸmeler derken geleneksel aile yapısı naftalin kokmaya baÅŸladı. ABD'li filozof Henry Thoreau'nun dediÄŸi gibi "ÅŸehirler milyonlarca insanın hep birlikte yalnız olduÄŸu yerler" hâline geldi.
 
Biz aile ve akrabalık baÄŸları güçlü bir toplum olduÄŸumuz için henüz iliklerimize kadar hissetmiyoruz ama "aile" kavramı tüm dünyada hızla itibar kaybediyor. Bugün belki hâlâ evlilik yaygınlığını koruyor ama bu artan boÅŸanmalarla birlikte oluyor. Uzun süredir neredeyse tüm dünyada evlilik, çift olmanın tanımlayıcı bir öÄŸesi deÄŸil.
 
Yaldızlı özgürlük paketi
 
Batı'da "özgürlük" adı altında yaldızlı paketlerle pazarlanan eÅŸcinsel evlilik trendi giderek birçok ülkede "de facto" (fiilî) olmaktan "de jure" (hukukî) hâle gelmeye baÅŸladı. Aileyi oluÅŸturan anne-baba-çocuk kavramları deÄŸiÅŸiyor. Tek başına yaÅŸayan insanların oranı hızla artıyor.
 
ModernleÅŸmenin ucuz bir promosyonu gibi gelen bireyselleÅŸme, sosyal izolasyon ve yalnızlığı öyle trajik bir noktaya getirdi ki; birçok batı ülkesinde insanlar cenazelerinde araba kiralar gibi "profesyonel yas tutucu", kendilerine sıcacık sarılması için "profesyonel sarılıcı" kiralayabiliyor. KulaÄŸa korkunç geliyor deÄŸil mi? Dahası da var. Mesela, Japonya'da yalnız insanlar, doÄŸum günleri gibi özel günlerinde birkaç saatliÄŸine "eÅŸ" ve "evlat" gibi aile üyesi rolünü oynayacak oyuncular kiralıyor. Çünkü ülkedeki evcil hayvan sayısı, 15 yaşın altındaki çocuk sayısını çoktan geçti.
 
Ä°ÅŸte böyle, aile albümlerimizdeki kalabalık fotoÄŸrafların yerini sosyal medya hesaplarımızdaki selfieler aldı. Yıllarca emek verdiÄŸimiz gerçek dostlukların yerini, karşılıklı takipleÅŸtiÄŸimiz sosyal arkadaÅŸlıklar aldı. Televizyonlarımızda NeÅŸeli Günler deÄŸil, aile yapısını dinamitleyen dizileriyle Netflix var.
 
Uzun yolları kulaklıkla yürürken aklıma, vaktiyle Walkmen'i icat edip piyasaya sunanların "Bir daha asla yalnız kalmayacaksınız!" ÅŸeklinde pazarladıkları geliyor. Tıpkı susuzluÄŸunu gidermek için deniz suyu içenler gibiyiz. Yalnızlığımızı gidermek için kalabalıklara karışıp daha da yalnızlaşıyoruz.
 
Derler ki insanlar atalarından çok içinde yaÅŸadığı çaÄŸa benzermiÅŸ. Bizim kaderimize de böylesi düÅŸtü.
 
Yalnızlığını fırsata çeviren giriÅŸimci
 
Chuck McCarthy, Los Angelas'ta yaÅŸayan bir giriÅŸimci. "People Walker" projesi ile yalnızların yalnızlığını fırsata çevirmiÅŸ. Her gün yüzlerce e-mail alıyor, bunlardan yalnızca beÅŸ tanesine cevap veriyor. SeçtiÄŸi müÅŸterileriyle evine yakın parklarda hem yürüyüp hem de sohbet ederek mil başına 7 dolar alıyor. Neredeyse sıfır pazarlama bütçesiyle ciddi bir kitleye ulaÅŸmayı baÅŸarmış bile. Tek pazarlama çabası hazırladığı duvar ilanları ve el yazısıyla üzerinde "The People Walker" yazılı tiÅŸörtü.
 
***
 
Tehlikeli yalnızlık önlemleri
 
Hollanda'da yalnızlıkla mücadele kapsamında yaÅŸlı evlerine senede bir özel ekiplerle ziyaretler gerçekleÅŸtirilecek, özel ekip ortada "tehlikeli bir yalnızlık" olup olmadığına bakacak. Belediyelerde yaşı 75'in üzerinde olan yaÅŸlıların telefonları kayıtlı olacak. Sadece yaÅŸlıların kayıt olabilecekleri 7/24 açık bir tür "acil hat" açılacak. Yalnız insanların yoÄŸun yaÅŸadığı sokak veya mahallelerin net fotoÄŸraflarının olduÄŸu veri dosyası oluÅŸturulacak, buna baÄŸlı olarak "risk bölgeleri" tanımlanacak. Ayrıca yaÅŸlıların bir araya gelebileceÄŸi sosyal merkezler kurularak kiÅŸilerin birbirleriyle iletiÅŸim hâlinde olmaları ve daha az yalnız hissetmeleri saÄŸlanacak.
 
Yalnızlığa çare bulunmuÅŸ: anti-yalnızlık hapı
 
Chicago Pritzker Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde direktör olan Stephanie Cacioppo, eÅŸi John öldükten sonra yalnızlıkla bilimsel olarak mücadele etmeye baÅŸladı. Kronik yalnızlığın insanlara sadece kendini kötü hissettirmekle kalmayıp, bağışıklık sistemini çökerterek vücudu enfeksiyonlara açık hâle getirdiÄŸini ifade ediyor. Yürüttükleri çalışmada beynin yalnızlık hisseden alarm sistemini kısmayı amaçladıklarını aktaran Cacioppo, bazı ilaç bileÅŸimleriyle baÅŸladıkları testlerden olumlu sonuç aldıklarını ve kısa süre içerisinde çalışmaları sonuçlandırarak ortaya bir antiyalnızlık hapı çıkarmayı hedeflediklerini söylüyor
 
 
 
Müellif: Elif Åžahin KeleÅŸ / Lacivert Dergi sayı:61

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.