Türkiye-Libya arasında imzalanan mutabakat Akdeniz’deki dengeleri yeniden belirledi. Yunanistan ve İsrail’in başını çektiği bölge ülkeleri daha önce aralarında sağladıkları mutabaka
Muhammed Hamidullah’ın (1908-2002) “Hz. Peygamber’in Savaşları” isimli kitabından altını çizdiğim bu satırları, Ketebe Yayınları’nın aralık ayı kitapları arasında okura takd
Eğer insan çok boyutlu ise ki bu çok boyutluluğu tartışma dışıdır, ona ancak çok boyutlu bir epistemik yapı ile karşılık verilebilir. Bu yüzden insanlık tarihi boyunca insana dair ve
Rusya eğer batıya bakacak olursa en iyisinin, ABD ile ekonomik ya da askeri rekabet olasılığına değinmeden özellikle Ukrayna ve Ortadoğu’da elde edilen başarılarla, küresel saygıyı yen
Libya-Türkiye ilişkileri bölgedeki pek çok ülke ile olan ilişkilerden farklıdır ve son mutabakat da bu farkı yansıtmaktadır. Nitekim bu mutabakat, Türkiye’nin Libya ile birlikte Akdeniz�
Sykes-Picot anlaşmanın ayrıntıları, üzerinden 103 yıl geçmesine rağmen Ortadoğu’da özellikle de Asya bölgesindeki gelişmeler üzerindeki ‘güçlü’ etkisini sürdürmeye devam ediyo
İslam’ı yeniden tolum dini haline getirebilmenin tohumu da yine bireydir. Sağlam ve ıslah edilmiş bir tohum olmadıktan sonra gürbüz ekinler olmaz. Bu sebeple kişinin kendisi ile duyguların
Devlet Başkanı Evo Morales'in ülkeyi terk etmesinin ardından Bolivya geçici hükümeti, Siyonist İsrail'le diplomatik ilişkilerin yeniden başlayacağını açıkladı.
Silah teknolojisi ihracı, enerji kaynaklarının paylaşımı, ticari noktalarda hakimiyet kurmak, sıcak denizlere inmek hatta Çeçenistan örneğinde olduğu gibi kendi ülke sınırlarının güv
1912 yılında Bulgar milisler tarafından yıkılan minare, restorasyon çalışmalarına 22 Mart 2017 itibarıyla başlanmasıyla, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve TİKA tarafından inşa edildi.
Dilsiz.....Geçmişte kalmış zannettiğimiz nice değerimizin hâlen daha bir şekilde yaşadığını ve dileyenlerce de yeniden yaşanabileceğini farketmemize, belki de keşfetmemize imkân tanı
Felâket tellallığı yapmak istemiyorum elbette. Ama birbirine benzer sosyal olaylar her zaman aynı sonucu doğurmasa da bugün dünyanın yuvarlandığı çukur bir asır öncesini hatırlatıyor
Yüz yıl önce bıraktığımız yere döndük. Seçkinciliği temel alan yapılar yabancılarla iş tutmaktan kaçınmıyor. Kozmopolit ortamlara teslim olmamış unsurlar da sahici fikirlere öncü
İnsan, tarihî deneyim gösteriyor ki, esas itibariyle kemâl arayan bir varolandır; ancak her kemâl, zevâle evrilir... Öyleyse hem var-olmanın, hem de hayatın yeniden anlamlı kılınabilmes
Makam arabasız, sekretersiz, özel kalemsiz, korumasız yaşayamayan, koltuğu elinden alınınca kriz üstüne kriz geçiren, küçük bir müdürlük için bile aşındırmadık kapı bırakmayan,