Sosyal Medya

Ohri'deki caminin yıkılan minaresine yeniden kavuşması

1912 yılında Bulgar milisler tarafından yıkılan minare, restorasyon çalışmalarına 22 Mart 2017 itibarıyla başlanmasıyla, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve TİKA tarafından inşa edildi.



Dünyanın en büyük mimarı ÅŸüphesiz Mimar Sinan. 1490’da Kayseri Ağırnas’da dünyaya gelen Sinan, 17 Temmuz 1588’de Ä°stanbul’da vefat etti.
 
Aradan geçen yüzlerce yıla raÄŸmen geçilemedi. Yaptığı eserler, bugün de dünyanın en muhteÅŸem anıtları.
 
Döneminde diÄŸer mimarların onu çok kıskandığı, zaman zaman arkasından eleÅŸtirdikleri bilinmektedir.
 
Kanuni Sultan Süleyman dedikodulardan rahatsız olur. Bir gün bütün büyük mimarları toplar. Ä°çlerinde Mimar Sinan da vardır.
 
Ortada birkaç tene küçük bilye bulunmaktadır. Sinan’ı çekiÅŸtirenlere sorar.
 
“Åžu bilyeleri üst üste dizin.”
 
Ne kadar uÄŸraÅŸsalar da yapamazlar. Sultan, Mimar Sinan’dan aynı iÅŸi yapmasını ister.
 
“Sıra sende Sinan. Åžu bilyeleri üst üste diz bakalım.”
 
Koca Mimar, parmağındaki yüzüÄŸü çıkarıp yere bırakır. Üstüne bir bilye koyar. Sonra aynı ÅŸekilde devam eder. Bir yüzük, bir bilye. Bir yüzük, bir bilye daha… Bütün bilyeler üst üste dizilmiÅŸ; küçük, sevimli ve zekâ ürünü bir sütun oluÅŸmuÅŸtur.
 
Kıskanç mimarlar itiraz eder.
 
“Bunu biz de yapardık sultanım.”
 
Kanuni gülerek cevap verir: “Yapsaydınız. Niye yapmadınız? Sinan’dan sonra deÄŸil, önce düÅŸünmeliydiniz. Åžimdi yapsanız bile ancak onun taklidini yapmış olursunuz.”
 
Kuzey Makedonya’nın Ohri ÅŸehrinde 1573 yılında Süleyman PaÅŸa tarafından inÅŸa ettirilen Ali PaÅŸa Camii’nin bir kısmı 1823 yılında yıkıldı. Belgrad veziri olan MaraÅŸlı Ali PaÅŸa tarafından onarıldı.
 
(Kayıtlarda ilk mimarının kim olduÄŸuna rastlayamadık ancak Koca Sinan olma ihtimali yüksek.)
 
Kısa süre sonra Osmanlı için Balkanlar’da sıkıntılı dönem baÅŸladı.
 
1912 yılında Bulgar milisler tarafından minare yıkıldı.
 
Minarenin yeniden yapılması için 2015’te iÅŸ birliÄŸi protokolü imzalandı. 14 Haziran 2016’da Kuzey Makedonya Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nca onaylandı.
 
Restorasyon çalışmalarına 22 Mart 2017 itibarıyla baÅŸlandı. Vakıf eseri olan caminin yıkılan 32,5 metrelik minaresi Vakıflar Genel MüdürlüÄŸü ve TÄ°KA tarafından inÅŸa edildi.
 
Ancak bu pek de kolay olmadı.
 
K. Makedonya’da Osmanlı döneminden kalan pek çok mimari eserden bir kısmı UNESCO tarafından koruma altına alınmasına raÄŸmen, bazı gayrimüslim gruplar, 32 metre yüksekliÄŸinde yapılması planlanan minareden rahatsızlıklarını ileri sürmüÅŸ ve bu yükseklikte bir minarenin, “Åžehrin Hristiyan dokusuna zarar vereceÄŸini” iddia etmiÅŸti.
 
Cami inÅŸaatının durdurulması için defalarca protestolar düzenlendi. “Ohri Mekke’ye dönüÅŸmesin” sloganları atıldı.
 
Bilmiyorlar ki herhangi bir ÅŸehir Mekke’ye dönüÅŸmez.
 
Bu anlayıştan, hoÅŸgörüden ve azınlık haklarını idrakten yoksun oldukları için ÅŸantiyeye inÅŸaat malzemesi giriÅŸi engellenmek istediler.
 
Savcılık talimatıyla, emniyet güçleri tarafından malzeme giriÅŸi yasaklandı.
 
Ohri’deki Müslümanlar yılmadı, minare taÅŸlarını geceleri elle taşıdılar ve inÅŸaat tamamlandı.
 
Ohrili Türkler, CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’a mektup yazdı.
 
Mektupta, restorasyon süreci sırasında, basın ve bazı Hıristiyanlar tarafından protesto ve “nefret söylemleri” ile karşı karşıya kaldıklarını savunarak “Bu süreçte Kuzey Makedonya Cumhuriyeti Ä°slam BirliÄŸi tarafından gerekli destek verilmemesine raÄŸmen Müslüman halkın dik duruÅŸu ile minarenin inÅŸaatı çok ÅŸükür gerektiÄŸi gibi tamamlanmıştır” ifadelerini kullandı.
 
 
107 yıl sonra tekrar minaresine kavuÅŸan ve son derece orijinal bir kubbesi bulunan camiin açılışı yapıldı.
 
Mektupta dile getirilen taleplerden önemli bir husus ise, dil konusuydu.
 
Kuzey Makedonya Cumhuriyeti’nde pek çok camide Türkiye Cumhuriyeti Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı tarafından atanan ve görevini layıkıyla gerçekleÅŸtiren imamlarımız mevcuttur.
 
Arzu ettiÄŸimiz diÄŸer önemli husus, din kardeÅŸlerimize hoÅŸgörü, sevgi, saygı ve Ä°slam dinini Türkçe anlatacak deÄŸerli imamların atanmasıdır. Görev yapacak imamın hem Türkçe hem de Arnavutça dillerine hâkim olması ve her iki dilde vaaz etmesini istemekteyiz. Makedonya’da bu tarz iki hatta üç dilde vaaz tutulan pek çok emsal cami mevcuttur.”
 
Bu talebin olumlu karşılandığını ve hutbenin iki dilde verileceÄŸini memnuniyetle öÄŸrendik.
 
Hayırlı olsun.
 
Mehmet ÅŸeker / YeniÅŸafak

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.