Bu karantinanın asgari ücretle çalışanların yanı sıra ürettiği bir başka “mağdur” kesim var. Onlar da “paralarını yevmiye usulü kazanan” insanlar. Berberler, taksiciler, çiçek
Müslümanların kültür ve sanatla ilişkisi tarih boyunca hep sıkıntılı olmuştur. Biz kendimizi bu alanlardan uzak tuttuğumuz için onlar bizleri bu sahneden görmeye aluşık değiller. Dola
Sözüm Kemal Bey’edir. Aynı ‘mâbed’de birleşemiyorsak; ‘kardeşlik’sözleri bir ‘şirinlik muskası’ndan başka nedir ki, söyler misiniz? Nice buhran ve felaketlerde ve her şey yit
İnanacak sağlam bir kulp, bir tutamak, gönüllerini serinletecek bir ferahlık bulamamış insanlar bunlar... Tek tutunabildikleri şey dünya, cehaletin en koyusu bu, bilmediğini bilmekten kaçab
Remzi Köpüklü’nün kitap hakkındaki değerlendirmesi bize gösteriyor ki; Muhammed Kutub’un “İslâmi Açıdan Tarihe Bakışımız” kitabında tarihin, Batı dünyasının oryantalist tek
Korona virüsü sonrası evine kapanan insanlığın, iyi bir tefekkürle yeni farkındalığı yakalayacağını düşünüyorum. insanlık her şeyin güç ve para olmadığını anladı. Paylaşman
İnsan yaşadıkça alışkanlıkları artar. Fakat alışkanlıklar her zaman ümranla neticelenmez. Bazen tıkanmaya, tükenmeye, yıkıma da ulaşır. İnsan alışkanlıkları uğruna değerlerden
Ölümle gelen eşitlik, tüm ötekileri ve sınıfsal barikatları ezip geçiyor. Dünyanın yaşadığı eşitsizlik felaketini burjuva ve egemenlerin yaşamına taşıyor. Ölümün eşitliği, kap
Şeriat eşitliği değil adaleti (dengeyi) hedeflemiştir. Eşit muameleyi hak etmeyene eşit muamele yapmak zulümdür.
İnsaf, i’zan ve vicdandan yana zerre kadar nasibi olan her insan dahi bilir ve kabul eder ki başkasının çektiği acının üstüne mutluluk binası kurulmaz; keza başkasının maruz kaldığı
Bilim var ya bilim, acayip bir şeydir” demek manasına gelen “bilimcilik”, atom bombasının icadıyla değil de Hiroşima’ya atılan atom bombasıyla “ölür.”Fakat bir bakıma “din te
Dünya Müslüman Alimler Birliği, tüm dünya hükümetlerine mahkumların serbest bırakılması çağrısında bulundu.
“Evlerinizi ibadet mahalli/kıblegâh ev yapın ve namazı ikame edin. İnananları müjdele” (Yunus, 87) İlahi emri gereği; evlerimiz mescitlerimiz, ailelerimiz cemaatlerimiz olsun. Her baba ev
Mustafa Kutlu; neon ışıklar ile gökyüzü kaplanmış bir şehir yerine üzerinde yıldızlı göğü izleyebildiği bir kasabayı tercih edenlerin hikayelerini anlatır. Eserlerinde, evine sıms�
Kazanç, hayatın sıklet merkezi olunca, ilk bakışta, iktisadiyatla uzaktan yakından ilgisi, ilişiği yokmuş gibi gözüken nice âmil ile unsur, o yöne koşulmağa başlanmıştır. Hayat, bü