Abdurrahman Dilipak / Yeni Akit
Hz. Hüseyin’in zamanın süper güçlerinin karşısına dava aşkı ve cesareti ile çıkıp ağır bedeller ödemesi ve her şeyi Allah için terk edip şehadete ulaşması neler hissettiriyor si
Şöyle başlayalım: Kendisinden ve etrafındakilerden üstün, muktedir ve görünmeyen bir varlığa inanma duygusu her insanın fıtratında, belki de genlerinde mevcuttur. En azından insandaki a
“Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında kısas size gerekli kılındı. Hüre hür, köleye köle, kadına kadın. Ancak her kime, kardeşi tarafından bir şey bağışlanırsa artık ona hakka
Sam Amca; sizi sürekli takip edip izleyen, size sürekli yön veren, canınız acıdığında sesinizin en uygun tonunu seçen, yaratılmış bir üst güçtür aslında. Sattıkları Amerika’nın
Ufak bir hayal alıştırmasıyla bitirmeye ne dersiniz? Hastane acilindesiniz ve ölüm size göz kırpıyor. O an sizin için en öncelikli olan şey neyse, hayatta da öncelikli olan odur. İçinde
O kış, o dağ köyünün o bin yıldır orada unutulmuş iki gözlü damında durmadan hayal kuran, durmadan canı sıkılan, durmadan yenilgiler biriktiren ve durmadan üzülen o kızın adını el
Neden sonra sahip çıktığınız “beden” kapitalist amaçlara bağlı bir yatırım olur. (Her şey ekonomik, her şey satılık). Bu birikim icabında bir kültür varlığı gibi çekip çevr
100 yaşında yaşamını yitirdiğinde beraberinde yüz yıllık bir belleği de götüren ancak arkasında nice yüzyılların tarihini bırakan, her ideolojiye ilmi hoşgörü ve mesafeyle yaklaşm
Temsil kabiliyeti olmayan bir çakal üzerinden “hadi bakalım bu ahlâksızlık size aittir, özür dileyin” kampanyası başlatanların ekmeğine yağ sürer gibi “çok özür dileriz” sıra
Size İlahlık ve Rablik taslayanlardan uzak durun. Aklınızı kiraya vermeyin. Bilmediğimiz şeylerin peşine düşmeyelim. Bizi kendi lideri, örgütü, cemaatine çağıranlara itibar etmeyelim,
Mustafa Kemal’i sevmediğini söyleyene, “yine doğardın da baban Yunan olurdu” diye yazıp çizmiyorlar mı! Onların hiçbir şeyine dokunmayacaksın, ama onlar Allah, Kitap, Resulüne her ş
Ben size farklı bir 28 Şubat’tan söz edeceğim. Yaşadığım tarihe tanıklık edeceğim.
Önce “gençlere ulaşmak” derken ortaya çıkan üç kategoriden söz edeyim size.