Dünyayı bize büyük gösteren, bizim küçüklüğümüzdür.
Putperestlik inkârın değil, bilâkis inanmanın zaafıdır! Unutma ki putperestler putlarını Kâbe''nin içinde saklıyorlardı. Ey talib, sen hiç Kâbe''nin içine baktın mı? Kendi Kâbe''nin
Bağışlanmak. Bilir misin nedir? VE dahî bağışlamak. Ümit kesme ama emîn de olma diyen sevgili! Beni arada tutuyor ve usulca, korkuyla ümidin kucağına bırakıveriyor.
Usta''nın çalışırken oturduğu beşiğin adı da çok ilginçtir: ecelbeşiği. Tepelerde çalışmak zordur çünkü. Yaşamdan uzakta, göğe yükselmek... nefes almaktan çok nefes vermek... b
Kendiyle yüzleşmeyi kim göze alabilir? Elbette sadece değişimi umabilen! Hiçbir şey değişmeyecekse kişi kendisiyle niçin yüzleşsin?
İnsan, inandığını yaşayınca bilmedikleri ona öğretiliyor. Aksi ise insana sürekli ağırlık veriyor. Yüklendikçe yükleniyor. Giderek yaşamı çekilmez kılıyor. İnandığını yaşaya
“Bugün günlerden ne?” diye sordu mavi gömlekli olan. “Yüksekten uçan kızıl gerdanlı göçmen kuşların dönüp merakla aşağıdakilere baktıkları az bulutlu serin gün” diye cevapl
''Kurban''ımıza biraz daha yakınlaşmak için çağırsak onu, acep elimizdeki bıçağa aldırmadan koşa koşa gelir mi? Bütün sinsiliğimizle gözüne çirkin görünecek olsak bile yine de y
Adalet Hanım günlüğüne şu satırları karalar: Batı''nın da bir aynası var ve onun ''her şey'' olmadığını asıl bu aynadan yansıyanlardan gördüm ben. Bu arada Cemil Meriç cahili olma
Sıddık Akbayır’ın Sezai Karakoç’un hayatını, eserlerini, fikirlerini, poetikasını sürükleyici bir dille okuyabileceğiniz “Yoktur Gölgesi Türkiye’de: Sezai Karakoç” kitabını
Ey talib! Son seslenişim bu sana. Son küstahlığım. Son günahım. Son günahın
Amiş Efendi de, "Cenab-ı Hakk zatı gereği (bizatihi) en büyüktür. Başkasına nisbetle değil!" der. (Bu, şerhi uzun sürecek bir bahistir.) Kullarına gelince, insanoğlu bir damla sudan yara
Unutma ey talib, hakikatte çıplaksın. Gizlinin gizlisi gizlini bilir. Bin sözünde, bin yüzünde bir olan özünü tanır. Sana şahdamarından yakındır. Bilirsen. Batında. Bilmezsen, çok uza
“Batı Hıristiyan bir toplum değildir. İslamofobi üzerinden bunu söylemekten vazgeçelim. Batı nihilist bir toplumdur. Allah’tan bahseden her şeye düşmandır. Bugün İslam’ın karşıs
"Hiçbir şeyin önünde eğilmeyen insan kendi yükünü taşıyamaz" der Dostoyevski. Kibir ve tekebbür, başa belâdır. Büyüklenir küçükler. Büyük olmak için değil, bilâkis olmak, varol