İlk kez Wilhelm Dilthey tarafnndan Das Leben Schleiermachers (1870) adlı eserinde kullanlan bildungsroman türünü, Şerif Mardin türün kendine özgü unsurlarını içinde barındıran iyi bir �
Sözlük çalışması sırasında şâhitliğine başvurduğumuz çok sayıda şairimiz, yazarımız, ilim ve fikir adamlarımız oldu.
Sanıyoruz ki herkes birbirinden nefret ediyor, herkes birbirinin ayağına basmak için fırsat kolluyor, herkes birbirinin açığını arıyor, herkes içinde biriken karanlığı, ezikliği, öfke
Unutma ey talib, hakikatte çıplaksın. Gizlinin gizlisi gizlini bilir. Bin sözünde, bin yüzünde bir olan özünü tanır. Sana şahdamarından yakındır. Bilirsen. Batında. Bilmezsen, çok uza
Bak ne diyeceğim, hepimiz psikolojik yetimleriz aslında. Fiyakalı konuştum değil mi? Ruhumuz köksüz ve yetim bırakıldı bizim.
Böyle bir şey tabii mecazen bile söz konusu değil. Rusya ile Türkiye arasındaki güç dengesini ve Suriye’deki güçlerini mukayese ettiğimizde bunun olamayacağı açıktır.
90’lı yılların başına gidelim ve bir an kendimizi sıradan bir SSCB vatandaşı yerine koyalım. Dünyanın neredeyse üçte birine hükmeden ve sonsuza dek hükmedecekmiş gibi duran imparator
Ev içindeki işleri dışarıya taşıyarak büyüyen kapitalist sermayenin ücretsiz, gönüllü reklamcıları yani bazı kadın dernekleri, hep bir ağızdan aynı sloganları her yıl 8 Mart’ta
Meşruiyetin üç safhası vardır. “Sevsinler”, “Saysınlar”, ve nihayet çaresizlik anı. “Korksunlar”. 1950'lerin sevilen Amerikası artık dünyayı korkutarak meşruiyet arıyor. Rusy
28 Şubat okul kapısından içeri girerek de girmeyerek de çok zor kararlar alınan, çetin bir dönemdi. Böyle Daha Güzelsin” de dönemin muktedirlerinin genç kadınları ikna etmek için kull
Hz. Peygamber (S)’den, ‘Savaşı istemeyiniz, ama, gelip çattığında da, kaçmayınız..’ meâlinde bir rivayet vardır. Derinlemesine idrak olunması gereken çok değerli bir ölçü..
Anlamıyorum. Daha doğrusu şöyle söylemem lazım: “Artık anlamadığım şeyler, anladıklarımdan fazla.”
Çok ciddî bir coğrâfî bölgede, çok ciddî günlerde yaşadığımız; üzerimizde çok ciddî dînî ve millî görevler bulunduğu için; hepimiz çok ciddî düşünmek ve çok ciddî çalı�
Unutmamalıyız ki; kültür de, eğitim de, sanat da bir beka mücadelesidir aslında. Kültür-sanat-edebiyatınız varsa yaşarsınız değilse yok olmaya mahkumsunuz. Şayet kültür-sanat-edebiya
“İslamcılık” kavramı ve “İslamcı” sıfatı (ve bazen yaftası), kendini bu kavramın ifade ettiği düşünce geleneğine/ideolojiye yakın hisseden veya hissetmeyen birçok Müslümanı