Sultan Abdulhamid öylesine bir teşkilat kurmuştu ki, günümüzdeki insanların birçoğunun adını ve nerede olduğunu bile bilmedikleri coğrafyalara temsilcilerini yollamış; o coğrafyalardak
Bizde eğitim, öğretmen ve okul, aşk filmlerine kurban edilmiştir. Hemen bütün filmler, hoca denilince sadece camideki görevliyi anlayan, sosyolojisi yapılmamış, psikolojik olarak öğrenciy
Ermenistan, tam 30 senedir, halkı ütopik hayallerin ve pembe masalların peşinde koşma görevine mahkum edenler yüzünden sıkıntı, sefalet ve belirsizlik içinde varlık gösteriyor.
O kış, o dağ köyünün o bin yıldır orada unutulmuş iki gözlü damında durmadan hayal kuran, durmadan canı sıkılan, durmadan yenilgiler biriktiren ve durmadan üzülen o kızın adını el
Barış süreci İsrail’in bugüne kadar uluslararası hukuka aykırı biçimde elde ettiği kazanımların meşrulaştırılması anlamına gelmektedir. Başka ifadeyle barış süreci savaşla ula
Türk edebiyatına biri yarım kalmış üç roman, iki öykü, bir de masal kitabı bırakmış olan Yusuf Atılgan, yaşamının büyük bir bölümünü köyde geçirmiş, dolayısıyla coğrafi ol
Masal, Max Weber’in “protestan etiği”nin, kapitalist dünyanın ahlâkının -ya da ahlâksızlığını- basit bir dışavurumudur. Karakoç buna karşı çıkar işte, Âlemler Rabbi’nin em
Günlük gazetelerde böyle konulardan söz edilmez. Zengin bir masal geleneğimiz olduğu malûmdur. Masalın çocuk zihninin gelişmesinde önemli yeri vardır. Milli Eğitim’in “Anadolu masalla
Sadettin Ökten, Hayatımdan Portreler adlı kitabında çocukluğunun İstanbul'unu ve kahramanlarını anlatıyor. Bugün için bize bir “masal ülkesi” gibi gelen o şehrin kapısından girmek
Mesele paçozluk. Mesele “ya aslında şöyle popüler isimler masal anlatsa da çocuklarımız dinlese, hem bizim halkla ilişkilerimize de artı puan yazar, malum Adnan Menderes’in idam şeysi
Merhum Nurettin Topçu, hikâyelerinden oluşan ‘Taşralı’ adlı kitabın son kısmında “Geleceğin Masalı” adı altında; Mahşer, Büyük Mahkeme, Ebedi Hayat olmak üzere üç hikâye ye
Görmediğiniz nice kentleri, renkleri ve dünyaları göreceksiniz orada. Şarkıların işaret ettiği, masalların resmini çizdiği, hayallerin renklendirdiği, rüyaların fragmanını sunduğu d
Osmanlı Devleti’nin 400 yıllık Kuzey Afrika hâkimiyetinden geriye kalan en büyük miras Kuloğulları denilen Türkler’dir. Kuloğulları her ne kadar bugün Türkçe konuşamasalar da Türk
Gerçekten kaçmak bir nebze rahatlatır. Parlayan bir şeyin ani çekiciliği gibi. Makyajcıların masallarını gerçek sanmak uykuya da iyi gelir. Peki, kim toplar parsayı? Elbette makyajcı masa
ABD ve İsrail ile ortak politikalar yürüten (onlara maşalık yapan) Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır bir araya gelip Osmanlı’yı karalayan, ‘işgalci’ gösteren