“İsrail çok güçlü”, “dünya sistemini adamlar yönetiyor”, “zor abi, çok zor” gibi cümlelerin kalıplaşmış, bize ezberletilen cümleler olduğunu düşünüyorum. Dahası, dünya
Günübirlik düşünüldüğünde, 'Dostumun Dostu dostumdur / Dostumun Düşmanı ve Düşmanımın Dostu düşmanımdır/ Düşmanımın Düşmanı dostumdur..' gibi ölçüler, kendi mantığı i�
Allah’ın bize lütfû olan Ramazan geldi ve bizi her yıl olduğu gibi mucizevi manevi iklimine aldı. Allah’a hamdler olsun. O, içinde bulunduğumuz olağanüstü şartlarda ayakta durmamız i�
Ramazân-ı Şerîf, bize bir temizlenme ayı. Tabi burada temizlenme ayında, borçlar varsa o ödenecek. Kul hakları varsa helâlleşilecek. Onlar, kıyâmete kalan keyfiyetler…
Bu yalan dünyadan bize ne kalabilir? Tamam, oyalandık, ettik. Neye muhabbet duyduk ve duyuyoruz? Peşinde olduklarımızla birlikte nereye doğru gidiyoruz?
İstanbul Sözleşmesi etrafında yürüyen tartışma bize iki farklı sosyolojiyi çok net bir biçimde gösteriyor. Muhafazakar ve milliyetçi kesimler meseleye aile, inanç ve otorite etrafında b
“Keşke biz daha yaşarken bize gerçekten dost olan birileri gazetelere ‘Acı Kaybımız’ diye başlayan ilanlar verse” diye geçirdi içinden beyaz saçlı adam. Kahvesinden bir yudum aldı
Yapabileceğiniz en küçük bir iyiliği bile hakir görmeyin. Elinizden bir şey gelmiyorsa bari güler yüz gösterin. Evinizde tencere kaynıyorsa bize yetmez demeyin, suyunu biraz fazla katıp ko
ABD, Kaşıkçı cinayetinden Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ı sorumlu tutan istihbarat raporunu yayımladı. Ancak Biden yönetimi yine de MBS’ye bir yaptırım uygulamayacak. Dışiş
Dünyayı bize büyük gösteren, bizim küçüklüğümüzdür.
Aslında bir mucizenin içinde yaşıyoruz her anımızı. Keşke bu mucizenin farkında olmayı, bize dokunan ve dokunmayan bütün bu hikayelerle bütünleşmeyi azıcık da olsa isteyebilsek!
“Dünyada değişmeyen tek şey vardır, o da değişim”. Oysa kapitalizmin kanunları bize “Hiçbir şeyin değişmemesi için her şeyin değiştirildiğini” cebrî olarak kabul ettirmiştir
Dilimizde “Vakit nakittir” diye bir söz var. Bu söz bize ait bir söz müdür? Sanmıyorum. Hududullah gün, ay ve yılı tayin etmiştir.
Çağ, çağrımızın kurduğu bir çağ değil. Bir çağlayan hiç değil. Hepimizi yutan, uyutan, bizi bizden, bizim kavramlarımızdan, anlam haritalarımızdan, hakikat dünyamızdan, ruhumuzdan
Bize yaşadıklarımızdan geriye hiçbir şey bırakmayan boş uğraşlarla, ardı arkası kesilmeyen ‘manasız’ meşguliyetlerle dolu hayatlarımız. Hakiki olanla, geçip gitmeyecek ve bizimle