Ortadoğu için General Kasım Süleymani suikastı ile bir ateş çemberine dönüşmesi startı verildi... Son on yıldır, ateş çemberi olma vasfını taşıyordu, bu vasfını daha uzun süre ta
Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğünün farklı bölgelerinde sahnelenen dünyaca ünlü yazarların 10 klasik oyunu, 14-18 Ocak tarihleri arasında "Klasikler Haftası"nda 55 temsille Ankara sey
Türkiye-Azerbaycan ilişkileri çok boyutlu bir niteliğe sahip. Bu çok boyutluluğun önemli yönlerinden birini de ikili ve çoklu ekonomik ilişkiler teşkil ediyor.
Yine Ortadou ve bölgemizde şeytan bölgemizde fazla mesai yapıyor. Şeytanın yol arkadaşı birileri de boş durmayacak, fitne ateşine odun taşımaya devam edecekler.
İran Genel Kurmay Başkanlığı az önce yaptığı açıklamada Ukrayna uçağının insan hatası sonucu kazayla vurulduğunu tüm dünyaya açıkladı. İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ise
Bir Sırp atasözü şöyle der: “Mutlak kesin olan tek şey gelecektir; çünkü geçmiş durmaksızın/sürekli değişir”. Son iki yüzyılın dünyasını en iyi ifade eden belki de en güzel
Mümin de depresyon yaşar ama onu onurla taşır, dünyanın tüm yüklerini, O’ndan gelen tüm musibetleri, dertleri, tasaları, hüzünleri, acıları onurla taşıdığı gibi. “Hüküm O’nu
Zorunluluklar ne olursa olsun, duygularımızı bastırıp aklın yolunu kullanmak; tarihi tecrübeden ve Suriye’de yaşananlardan ders çıkarmak mecburiyetindeyiz.
Uluslararası ilişkilerde şaşmaz bir kuraldır: Her devlet, kendisinin menfaatlerini korumayı önceler. Dolayısıyla, çeşitli ülkelerle farklı boyutlarda ilişkiler geliştirirken, bu altın
Müslümanların tuhaf halleri. Bugünkü karmaşada bu insanların hallerini anlamada güçlük çekiyoruz. Uzun bir zaman önce Batı’dan gelen kavramlarla insanımız arasında bölünmeler ve ta
1,5 milyarlık İslam âleminin yüzde 60’ı Asya’da yaşarken Hindistan, Myanmar ve Doğu Türkistan’da milyonlarca Müslüman yıkım, sürgün ve işkenceyle soykırıma maruz bırakılıyor.
İpek Yolu Asya'yı Avrupa'ya bağlayan bir ticaret yolu olmasının ötesinde, 2000 yıldan beri bölgede yaşayan kültürlerin, dinlerin, ırkların da izlerini taşımakta ve olağanüstü bir tar
Libya ile yapılan MEB antlaşması, üzerinde tasarrufta bulunacağımız su kütlesinin hatlarını belirlemiştir. Ancak, Hükümetimizin bu su kütlesinin nasıl olup da ekonomik değer üretebili
Zor zamanlardan değil, ateş çemberinin içinden geçiyoruz. Hatta sadece geçmiyoruz ateş çemberinde yaşıyoruz. Üstelik bizim yakmadığımız ama yanmasına katkı verdiğimiz, söndürmek i�
Aziz İslam’ı, kendi parçasından ibaret sayan herkes egomanyaktır. Kapsayıcı/kuşatıcı ilkeler üzerinde, bir bütünlük sağlanamadığı takdirde, günümüzde toplumlarımızda yaşandı