Taha Kılınç: İran devlet stratejisi açısından Süleymani figürü
Follow @dusuncemektebi2
Uluslararası ilişkilerde şaşmaz bir kuraldır: Her devlet, kendisinin menfaatlerini korumayı önceler. Dolayısıyla, çeşitli ülkelerle farklı boyutlarda ilişkiler geliştirirken, bu altın kuralı hep akılda tutmak, yanılma payını da azaltır. İran’la münasebetlerde ise, dikkati azami boyuta taşımak gerekir.
Kâsım Süleymani suikastı, Ä°ran devleti açısından, olabilecek en doÄŸru zamanda gerçekleÅŸti. Ä°ran içinde, Irak’ta ve bütün bölgede Ä°ran’ın mezhepçi politikalarının sorgulanmaya baÅŸladığı, Iraklı Åžiîlerin bile Tahran’ın kendilerine reva gördüÄŸü “ikinci sınıf vatandaÅŸ” muamelesine isyan ettiÄŸi, “direniÅŸ” söylemlerinin artık miadını doldurmuÅŸ göründüÄŸü kritik ve zor bir zamanda, ABD BaÅŸkanı Donald Trump’ın Süleymani’yi öldürtmesi, Ä°ran için -kelimenin tam anlamıyla- “hayat öpücüÄŸü” oldu. Gözü yaÅŸlı milyonlar sokakları doldurdu, kitleler “Hacı Kâsım” için tek yürek oldu, Ä°ran’ın politikalarına yönelik rezervler ve eleÅŸtiriler unutuldu… Åžiî cephede bu türden bir “safları sıklaÅŸtırma” iÅŸlemini ÅŸu dönemde kimse beceremezdi. Trump becerdi.
Süleymani’nin öldürülmesi, yalnızca politik anlamda Ä°ran’ın artı hesabına yazılmadı. Åžiî inancının baskın karakteri olan “yas geleneÄŸi” de bu sayede kendisine modern zamanlarda yeni bir “kahraman” ve “idol” buldu. Süleymani’nin BaÄŸdat’ta baÅŸlayan cenaze töreni Kerbelâ ve Necef’te devam etti, Ahvaz, MeÅŸhed, Tahran ve Kum duraklarından sonra, dün memleketi Kirman’da -izdihamda ölümler eÅŸliÄŸinde- sona erdi. Tüm bu ÅŸehirlerde, tümüyle siyaha bürünmüÅŸ kalabalıklar, Kâsım Süleymani’yi “cennete” uÄŸurlarken, yüzlerine adeta Kerbelâ Katliamı’nın yası sinmiÅŸti. Ä°ran devlet yönetimi de bu noktada halkı ustaca yönlendirdi: Resmî sosyal medya hesaplarından paylaşılan çizimlerden birinde, “Hz. Hüseyin” olduÄŸu ima edilen (ve yüzü görünmeyen) bir figür, Kâsım Süleymani’yi baÄŸrına basarken görülüyordu. Bir diÄŸer çizimde, açıkça “Hz. Peygamber” olduÄŸuna iÅŸaret edilen bir baÅŸka kiÅŸi, yine “cennette” Süleymani’yi kucaklıyor; hemen arkasında da “Hz. Hüseyin” yer alıyordu. Çevrelerinde ise Åžiî dünyanın yakın dönemde ölmüÅŸ önemli ÅŸahsiyetleri. Musavver cennette, herhangi bir Sünnî figür yoktu.
Her ne kadar “sıradan” bir kabre defnedilmiÅŸ olsa da, Kâsım Süleymani’nin anısı Åžiîler arasında sürekli canlı tutulacaktır. Diriyken Fars Ä°mparatorluÄŸu’nun sınırlarının geniÅŸletilmesine ve pekiÅŸtirilmesine çalışan -bu yolda yüzbinlerce Müslüman’ın canını da hiçe sayan- Süleymani, böylece ölüyken de Åžiî inancının politik hedeflerinin canlı tutulmasına yardımcı olacaktır.
***
BaÄŸlantısızlar Hareketi’nin 26-31 AÄŸustos 2012 tarihleri arasında Tahran’da düzenlenen zirve toplantısı, ilginç bir diplomatik skandala sahne olmuÅŸtu:
Mısır CumhurbaÅŸkanı Muhammed Mursi, toplantının açılışında yaptığı konuÅŸmada, besmele ve hamdele faslından sonra Hz. Ebûbekir, Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali’nin isimlerini tek tek anmışken, Ä°ran devlet televizyonunun resmî tercümanı, bu isimlerden ilk üçünü Farsça çeviride zikretmemiÅŸti. Dahası, Mursi’nin “sadece” Ehl-i Beyt’i andığı yönünde tercüme yapılmıştı. Tahrifat bununla da sınırlı kalmadı. Mursi, Suriye’de BeÅŸÅŸar Esed rejiminin sivil halka uyguladığı mezalimi de konuÅŸmasında açıkça eleÅŸtirmiÅŸti. Ä°ran devlet televizyonu ise, konuÅŸmada “Suriye” geçen her yeri “Bahreyn” olarak deÄŸiÅŸtirip verdi. Ve bunu canlı yayında, milyonların gözleri önünde yaptı. Devlet televizyonundan zirveyi Farsça çevirisiyle izleyen Ä°ranlılar, böylece Mursi’nin “Bahreyn’deki zulmü” eleÅŸtirdiÄŸini düÅŸündüler.
Uluslararası iliÅŸkilerde ÅŸaÅŸmaz bir kuraldır: Her devlet, kendisinin menfaatlerini korumayı önceler. Dolayısıyla, çeÅŸitli ülkelerle farklı boyutlarda iliÅŸkiler geliÅŸtirirken, bu altın kuralı hep akılda tutmak, yanılma payını da azaltır. Ä°ran’la münasebetlerde ise, dikkati azami boyuta taşımak gerekir. Rahmetli Muhammed Mursi’nin başına -hem de canlı yayında- gelen yukarıdaki tercüme kazası, Ä°ran’ın politika yapma biçiminin klâsik bir örneÄŸidir. KardeÅŸlik ve vahdet içerikli söylemlere, abartılı iltifatlara, sıcak tebessümlere, ateÅŸli sloganlara vs. hiç takılmadan tatbikata odaklanmak ÅŸarttır.
Kâsım Süleymani imajı üzerinden hızla tedavüle sokulan “ABD’nin ÅŸehit ettiÄŸi mazlum kahraman” söylemi de, “Ä°ran bunu hangi politik ve dinî kazanımlara tahvil edecek?” sorusu eÅŸliÄŸinde deÄŸerlendirilmelidir.
***
Kâsım Süleymani’nin Tahran’daki cenazesine katılanlardan biri de, Hamas lideri Ä°smail Haniye’ydi. Törende yaptığı heyecanlı ve hamasî konuÅŸmada Süleymani’yi “Kudüs’ün ÅŸehidi” ilân eden Haniye, Arap dünyasında ciddi bir eleÅŸtiri tufanıyla karşı karşıya kaldı. Haniye, benzer övgüleri, Süleymani’nin evini ziyareti sırasında, ailesine de ifade etti. Süleymani’nin kızı Zeyneb de, “Babamın intikamını amcalarım alacak” dedikten sonra, “amcaları” arasında Ä°smail Haniye’yi de zikretti.
“Hamas nereye koÅŸuyor?” sorusunun cevabını, önümüzdeki yazıda tartışalım.
YeniÅŸafak
Henüz yorum yapılmamış.