ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin "Sonraki büyük savaşı icra etme biçimimiz eski savaşlardan çok farklı olacak" dedi.
Açık konuşmak gerekirse 1915 Ermeni Olayları meselesinde yaramızı açık tutmayı seçerek “anlatı inşa etme” gücümüzü büyük oranda kaybettiğimizi düşünüyorum. Sakin, serinkanl�
Türkiye, son Azerbaycan-Ermenistan geriliminde tarafsız kalsaydı veya sözlü tepkilerle yetinseydi, Amerikan yönetimi Ermeni tezlerine böyle açıktan destek verir miydi?
İstanbul İslamlaşma fikriyatının bir neferiydi Akif. Bu bağlamda ittihadı İslam siyasetini savunuyordu. İslam toplumlarını bir bütün olarak sahipleniyordu. Bütün Müslümanları kucakla
Görünürde yoğun bir dindarlık vardır fakat insan sahih duruşunu kaybettiği anda, kendi iktidar arzusu olmak üzere dini hizmetine almanın bir yolunu bulur. 1928 yılındaki din reformu böyle
Bu ben miyim yâ Rabbi? Soluduğum hava, sağlıkla aldığım nefes, attığım adım, söylediğim söz, işte kulak-ayak-göz-parmak vesaire. Bütün bunlar için binlerce şükür.
ABD Başkanı Joe Biden’ın 1915 olayları hakkında ‘soykırım’ ifadesini kullanması Türkiye ile ilişkilerinde onarılmaz bir yara açarken, Karabağ Savaşı’nda Ermenistan’a istediği
Amerika bir devlet değil kaynakları tekeline alma tutkusuyla dünyayı yeyip bitiren bir virüs. Ayağa kalkmak isteyenin ayağına dolanan bir yılan. Değerleri safsatayla, politikası riyakarlık
Oysa ne “eski normal” normaldi, ne de bu yeni normal denen zıkkım zannettiğimiz kadar “yeni.”
Aslında Ermeni soykırımı iddialarının arkaplanında içlerinde ukde kalmış, başarılamamış bir “Anadolu Müslümanı soykırımı” vardır. Ve bu intikam davasının son şovalyesi Joe
Söylenenlere bakarsak; Ukrayna'nın toprak bütünlüğü, ABD'nin esas derdidir. Eylemlere bakıldığında ise tablo farklı şeyleri işaret ediyor. Ukrayna'nın NATO üyeliğine kimin, nasıl bak
Felsefî kültürümüzün yeniden inşasına, birbirinden değerli eserleriyle büyük katkılar sunan ve bu minvalde uyanışımızı güçlendiren İhsan Fazlıoğlu'nun sadece eserlerinden değil,
ABD Başkanı Joe Biden'ın "soykırım" iddiası, Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği önünde protesto edildi.
Tabiata, eşyaya egemen olarak tasarruf etmekle ondan sadece istifade etmenin arasındaki farkı, çevrenin insan eliyle ne hâle getirildiğini gözlemlemek yeteri kadar ortaya koyar. Havanın, suyun
İşlevleri çok yeni ve çok hızlı gelişimleri nedeniyle henüz ulus devletler tarafından bir regülasyona tabi olmamalarının da etkisiyle kör-topal ilerlediğini söylemek yanlış olmayacakt