Bir yerde gücün sözü, sözün gücünü boğuyorsa, güç zehirlenmesi gerçekleşmiş demektir. Hak ve hukuksuz elde edilen gücün tek bir görevi var o da sahibi zehirlemektir. Kendilerini her
Düşünerek ve hissederek yaşadığımız için unutmadık. Hayatın sebebini ve gayesini unutmayan, yaşadığı hayatı da unutmaz. Yaşamak inanmaktır, inanarak düşünmektir, düşünerek duyg
Twitter, Suudi Veliaht Prens Muhammed b. Selman’ın muhalifleri susturmak üzere kurduğu maaşlı trol ordusuna darbe vurdu. Suudi merkezli 88 bin hesabı kapattığını duyuran Twitter, hesaplard
Çin'in Uygur Müslüman Türkleri'ne reva gördüğü zulmü, toplama kamplarından birinde bir yıl boyunca tutulan Gulbahar Jelilova, kampta yaşadıklarını anlattı
En büyük kötülükler insanı değerlerinden uzaklaştıran, ana yoldan saptıran, Allah’ın sunduğunun dışındaki tercihlere yönelimlere neden olan oluşlardan, ideolojilerden uzak durmak. B
Türkçemizde bir özdeyiş: ite dalanmaktansa çalıyı dolanmak yeğdir, diyor. Bir işe girişip sonucu belli olmayan bir muhatarayı göze almaktansa, daha az tehlikeli yolu tercih etmeli bağlam�
Yaşları 25-30 arası olmalı. Genç kızlar, 13 yaşından itibaren makyaj yapmaya başladığı için yaşlarını anlamak pek kolay değil artık. Konuşuyorlar. “Bence gayet de bakımlıymış�
İçinde yaşadığımız toplumda cahiliye toplumunun âdet ve geleneklerinden olan çıplaklık, fuhuş, içki ve kumar gibi İslam’ın ortadan kaldırmak için savaş verdiği münkerat (çirkin
Hepimizin bir hayatı ve bu hayatı şekillendiren birtakım değişken çevresel şartları var. Hepimizin bir karakteri ve o karaktere rengini veren duyguları, düşünceleri, zevkleri var. Reklaml
On beşinci yüzyılda yaşamış olan önemli bir astronomi ve matematik bilginidir. Babası Timur'un torunu olan Uluğ Bey'in doğancı başısı idi. "Kuşçu" lâkabı buradan gelmektedir. Ali Ku�
''Niçin yaşıyoruz ve nasıl yaşıyoruz? Yaşadığımız ile yaşamak istediğimiz aynı şey mi? Düşündüğümüz dünya yaşadığımız dünyanın neresine tekabül ediyor?” gibi sorulara
İnsanın zaman ve mekânla, diğer bir ifade ile “tarih” ve “toprak”la olan ilişkisi sadece kendi varoluşunu değil, aynı zamanda din telakkisini de açığa çıkartır. Denebilir ki, ins
İslam karşısında duyulan korku, vehim, paranoya, öfke ve nefret tam da 18 ve 19’uncu yüzyılda Avrupa tiyatrolarında kullanılan “fantazmagorya” tekniğinin yarattığı etkiye benziyor.
Türkiye bir yandan, İslâm'ın farklı kültürlerle teması neticesi oluşmuş olan ve adına, "yenilikçi", "gelenekçi" diyebileceğimiz iki farklı zihniyet tarzı; bir diğer yandan ise, Cumh
İslamcılığı yeni veya yinelenmiş sorular etrafında tartışmaya açan Yetkin Düşünce dergisinin merkezi sorusu İslamcılığın iddialarıyla gerçekleştirdikleri arasındaki fark. Bununla