Bu kuşatmayı önce fark etmek gerekiyor. Neredeyse hiç kimse “çok başarılı olduğu için” gündemde değil. Neredeyse her popülerlik, her patlama Nazlı Yırtar ve benzerlerinin “ince in
Bir faizsiz finans kurumunun, Vakıf Katılım’ın yeni reklam filmini izlerken düştü aklıma bu yazıyı yazmak. Bakalım kotarabilir miyiz?
Bolca hamaset ürettik mi? Evet tabii ki. Bolca “o dönem üzerinden yeni dönemi anlama dizisi” ürettik mi? Evet tabii ki. Fakat günün sonunda çocuklarımız 28 Şubat’ı, 15 Temmuz’u da,
İslami birikimi sonraki nesillere aktarmak isteyenler için ufukta umut yok, hava karanlık. O karanlığın içerisinde “torunlarına İslami ilimleri aktarmak” istiyor Üzeyir Efendi. Böylece
Niçin bugünkü yazıma “Kadir Topbaş ile hiç aram yoktu” cümlesiyle başladığımı sual edecek olursanız sebebi, birazdan Antalya Barosu Başkanı olacak Polat Balkan ve yine güya avukat
Derler ki Sultan Mahmut’u Sultan Mahmut, Ayaz’ı Ayaz, köleliği kölelik, sarayı saray zannedersen hiçbir şey anlamazsın bu hikâyeden. Hele onat fehmeyle ki kalbine inşirah ine.
O kış, o dağ köyünün o bin yıldır orada unutulmuş iki gözlü damında durmadan hayal kuran, durmadan canı sıkılan, durmadan yenilgiler biriktiren ve durmadan üzülen o kızın adını el
WhatsApp krizi patlayıp da insanlar fevç fevç Telegram’a yahut BİP’e göç etmeye başladığında bu işlerden çok iyi anlayan siber güvenlik uzmanı bir arkadaşımla iletişime geçtim. S
Ben 2020’nin “berbat bir yıl” olduğu varsayımına ihtiyatla yaklaşıyorum. Bilhassa ülkemiz Türkiye için pek çok güzel gelişmenin yaşandığı bir yılı geride bıraktığımızı d�
Akif’in asıl devliği şurada: Memleket ve bütün bir İslam coğrafyası yangın yerine kesmişken o, “sırça köşk”ü, “söz sarayı”nı falan tercih etmek yerine meydan ortasını, m�
“21. yüzyılda yağmur duasına çıkan insanlara yapısal reformları anlatamazsınız” diyen Mahfi Eğilmez’i ilk nereden hatırlıyorum? 2001 ekonomik krizinin birkaç ay öncesinden. Mahfi
Mustafa Öztürk’ün dolaşıma giren görüntüleri belli ki birileri tarafından ve Öztürk’ün izni olmaksızın dolaşıma sokulmuş ki bu hem haramdır hem de ahlaki değildir.
Yola böyle mi çıkmıştım? Bilmem ki. Artık yola nasıl çıktığımın da, nereye varmak istediğimin de bir önemi yokmuş gibi geliyor.
“Bizim adam” belirsiz tanımı, Türk siyasetinin de, Türk bürokrasisinin de en berbat tanımlarından biridir ve gerçek anlamda bir “sosyal çöküntü alanı”dır orası. Her türden liya
Son düdük çaldığında “Elhamdülillah” sesleri yükseldi masadan. O gün bugün benim için Maradona, bizimle birlikte bir Doğan’ın arka koltuğunda Menzil Köyü’nden dönen Mucurlu bi