Neden kesif bir karanlığın içinde sadece kısaları yakarak yol almaya çalışıyoruz? Engin denizlere ulaşmanın onlarca yolu varken neden eni boyu belli klorlu havuzlarda kulaç atmakla yetini
16 Haziran 1950'de, Başbakan Adnan Menderes'in yoğun çabası ile sona eren Türkçe ezan işkencesi 18 yıl sürdü. Arapça ezanın özgürlüğüne kavuştuğu gün, öyle büyük bir sevinç ya�
Bugün Amerikan sokaklarından yükselen dumanlar Malcolm’u daha haklı kılıyor; "Kimse sana özgürlüğünü vermez. Kimse sana eşitliği, adaleti ve başka hiçbir şeyi vermez. Eğer gerçekt
Aliya İzzetbegoviç; tevhid, adalet ve özgürlük mücadelesini onuruyla sürdürmüş ve gelecek nesillere miras olarak bırakmış öncü şahsiyetlerimizdendir. O, siyaset ve devlet adamı olmas�
İsrail’in 30 Mayıs 2010 gecesi Gazze Özgürlük Filosu’na yönelik gerçekleştirdiği, kamuoyunda “Mavi Marmara” olayı olarak anılan saldırının üzerinden 10 yıl geçti. 10 sivil yar
İnsan özgürlükle zorunluluk arasında gerili duran bir fıtrattadır… Yaratılmışların en zayıfı olduğu kadar en güçlüsüdür de…
Bugün karşı karşıya olduğumuz salgının yaratmış olduğu kitlesel ölüm korkusu ve özgürlük yoksunluğu durumlarında inanmış insanın alması gereken ahlaki tutum, tehlikeyi aşmak i�
Bu toplum Ebedi Şef ve Ulu Önder’in kurduğu ülkü ve gösterdiği hedef doğrultusunda hiç durmaksızın yürüyerek dünya ve ahirette selamete erişebileceğine inanmakta mıdır? Mustafa Kem
Elimizdeki bütün metinlerin doğruluk kriteri günümüzün egemen paradigmasıdır artık. Dinleri de kültürleri de yaşam biçimlerini de kendisine uydurmaya zorlayan bu “iktidar” her ne kad
Avrupalıların ‘Tanrı’larını öldürme gelenekleri var. Pavlus, Akdeniz Helenist kültürden aldığı imajla bu geleneği kurmuş. Hz. İsa, Tanrı Oğul olarak öldürülmüştü, öldürül
Abduh ve Tolstoy’un mektuplaşması her iki özgürlük ve kurtuluş teolojisinin kadim belgeleri niteliğindedir. Rusyalı Müslümanlar Tolstoy’u Müslüman kabul ederler.
Ecelin Allah’ın elinde olduğuna iman, Müslüman şahsiyete en çetin imtihanlar sırasında bile düşmanlarını hayretler içerisinde bırakacak bir sükûnet, vakar ve teslimiyet kuşanmasın�
Günün sonunda beş para etmez hamburgeri masasına zamanında gelmediği için zıvanadan çıkan, en basit ve manasız hazları kısacık ertelendiği için dünyayı yakmaya hazır, çok hümanist
Müslüman şahsiyet ne yaparsa yapsın Allah takdir etmedikçe bir kuruş bile fazladan kazanamayacağını, bir lokma bile fazladan yiyemeyeceğini bilir… Zaten Allah’ın takdir ettiği ve kendi
1914 yılında başlayan Büyük Dünya Savaşı çok uluslu devletlerin parçalanmasına yol açtı ve sınırlar yeniden çizildi. Sömürge konumunda bulunan devletler özgürlük ümidiyle farklı
