Akıl sahipliği ve ruh sağlığı konusunda kendini tanımak mı istiyorsun? Şöyle yap; Çevrende hiçbir menfaat elde edemeyeceğin insanlarla nasıl konuştuğuna bak. Bir de az ya da çok menfa
Yaşamayı tam olarak bilemediğimiz, kendine özgülüğünün, başkalığının ayırdına varamadığımız, anlamına eremediğimiz özel zamanlar kaçırılmış trenler gibi boş bir istasyonun
“Eğer, meğer ve keşke” ler insanın eline bir şey geçemeyeceğini bile bile kendini tüketen bir çağrıdan başka ne olabilir ki? Peki bugününü bir hiç uğruna tüketen yarınına kol
Karamazof Kardeşler’in Dimitri’si mahkemece babasını öldürmekle itham edilip cezalandırıldığında, o bir yolunu bulup kaçar. Bu esnada nefs muhasebesine girişir. Verilen cezaya müstaha
İnsan, olağanüstü zenginlikte bir tabiatın, kendisiyle hakikat diliyle konuşan bir çevrenin içinde yaratıldı. Bu gerçek, bu devirde unuttuğumuz şeylerin en acıklı olanlarından biri.
Siyonist işgale her karşı çıkışı antisemitizm yaftası yapıştıran Batının islamofobik dalgalanmadan bağımsız olmadığını görmeyen yok. Bir yanda soykırımı mağduriyet endüstris
Usta''nın çalışırken oturduğu beşiğin adı da çok ilginçtir: ecelbeşiği. Tepelerde çalışmak zordur çünkü. Yaşamdan uzakta, göğe yükselmek... nefes almaktan çok nefes vermek... b
Ermenistan kendini kuramaz, kurtaramaz büyük güçlerin iradesiyle kullanılan bir âlet olur. Ermenistan’ın kurtuluşu için tek çare var: Türkiye ile kayıtsız ve şartsız barışmak.
Hayata, siyasete, topluma hiçbir etkisi olmayan, ama insanın tanrıyı hizmetine alması, onu kendine kul etmesi anlamına gelen bir dindarlık pratiği de vardır. Öyle bir ilişki biçimi ki bu,
Herkesin kendisine gerçek yüzünü gösteren bir aynaya ihtiyacı vardır. Kirli, kırık, sırrı bozulmuş ayna sana seni gösteremez. Onun için kendini değiştirmeye çalışan kişi, çevresin
Kulluk, yaratılanın, yaratıldığı hâl üzere olması demek ise, insan için akl etmek, kul olmaktır. Kul olmak ise ancak ve ancak kendini idrâk etme, kısaca, idrâk-i taayyün-i şahsî, yani
Mısır'da yaşam koşullarını ve yolsuzluğu protesto eden bir kişi, başkent Kahire'deki Tahrir Meydanı'nda kendini ateşe verdi.
İnsanın kendi içine doğru bir derinlik kazandırması gerekiyor bir şekilde kendine. Bunu yapmazsa, dünyanın üstüne yığdığı ağırlıklardan kaçıp kurtulabileceği hiçbir yer kalmıyo
Unutmayın ki, düz akılla anlaşılmaz, pergele, cetvele gelmez, kendine has bir kimliği vardır Türkiye’nin. Batmaz. Batarsa okyanuslar taşar.
Seni kollarıma verdiklerinde küçücüktün; bakışların donuk, rengin birazcık soluktu. Benim için zor olmadı; ufak dokunuşlarla kendine gelmiştin. Tebessüm bahçesini andırıyordu; seviml