Kitapta, İslam dünyasının her anlamda üstünlük sağladığı dönemlerde birçok alanda geride kalan Hristiyanlığın sonradan öne geçişi ele alınmıştır. Söz konusu değerlendirmelerin
Birleşik Arap Emirlikleri ile Bahreyn vatandaşı bir grup, işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'nın güneybatısında yer alan Burak Duvarı'nda düzenlenen Yahudi ayinine katıl
Rivayet olunur ki, dört öküz bir otlakta birlikte yaşarlarmış. Etraflarını saran kurtlar bir yolunu bulup onları birbirlerine düşürmek ve ağlarına takmak için vakit kollasalar da öküz
ABD Genelkurmay Başkanı Milley, Rusya’nın, ordunun kendisine verilen görevleri yerine getirmesini sağlayan profesyonelliği sayesinde büyük bir güç olmaya devam ettiğini belirtti.
Suriye'de de savaşan Kays el-Gazali liderliğindeki Irak kökenli Şii milis grup Asaib Ehl el Hak, Irak'taki ABD çıkarlarına karşı roket saldırıları gerçekleştirdi.
İşgal altındaki Batı Şeria'da bir grup fanatik Yahudi yerleşimci, Filistinlilere ait yüzlerce zeytin ağacını ateşe verdi.
Sözün uçup gideceği sanılmasın. Uzamda yerini alıyor. Hiçbir şey boşa gitmez. Yeter ki hayırda, iyilikte, güzellikte yarışmış olalım.
“ABD-Avrupa birleşiyor, Türkiye işte şimdi zora girecek” türünden kahvehane klasında yorum yapanlar bu satırları aklında tutsun!..
İslam düşmanlığı üzerinden yeni bir Avrupa dizayn ediliyor. Bu yeni Avrupa’nın daha özgürlükçü bir Avrupa olmayacağı açık. Aksine İslam düşmanlığı üzerinden daha otoriter ve
BAE kraliyet ailesinin Devlet Başkanı olan Şeyh Halife bin Zaid el-Nahyan'ın oğlu, Filistinlilere karşı ırkçı tezahüratlarıyla ünlü bir kulüp olan İsrail Premier Ligi futbol takımı B
BAE’nin, Halife Hafter’e militan sağlaması için Sudanlı Komutan Muhammed Hamdan Dagalo’ya gizli bir mektup gönderdiği ortaya çıktı.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ndeki (IKBY) Süleymaniye ilinde yaşanan ekonomik krizi protesto eden bir grup, Kürdistan Demokratik Partisi’ne (KDP) ve Kürdistan Yurtseverler Birliği’ne (KYB
1928’de Hasan el Bennâ ve arkadaşları tarafından kuruluşundan bu yana, aldığı sayısız darbelere, mensuplarının sürekli kovuşturmaya uğramasına, farklı ülkelerde devletlerin demir y
Karabağ’daki gelişmelerin masadan ziyade sahada belirlendiğinin farkında olan Avrupa ülkeleri, bölgede yaşananlara kayıtsız kalarak pasif bir tutum sergilemek zorunda kaldı.
Güç atfettikleri siyasi liderlerinin, intisap ettikleri cemaat önderlerinin, işverenlerinin ayakları altında ezilmeye rıza gösteren fertler tutundukları kişiyi insanüstü bir varlık olarak
