Bu akıl dışı oyunu yalnızca biz oynuyoruz, biz insanlar! Hem de ne büyük heyecanla, ne büyük ihtiras ve şehvetle! Her an kendimizi, birbirimizi, hepimizi nasıl yiyip bitirdiğimizi, vaktimi
Dünya yavaş yavaş alıyor o kabiliyeti bizden. Büyüyor, büyüdükçe kendimize dair bir unutkanlık ediniyoruz. Dünya bulaşıyor her yanımıza. Ve bu bizi, ömrümüzün sonuna kadar bir daha
Olması gereken kendi kültür ürünlerimizi en kaliteli ve en kendimiz olarak meydana getirerek onun yaygınlaşması ile uğraşmaktır… Bu aşamada da “kendimiz olanın” ne olduğu hususunda
“Düşüncelerimiz aynı kazanda pişen tektip bir yemek gibi” dedi beyaz saçlı adam, “ayrı ayrı servis edildiği için biz kendimizi özel hissediyoruz sadece”
Gitmek fikri elimden tutmak üzere. Tam o sırada Ahmet Kekeç'i görüyorum. Selam veriyor, kendimi tanıtıyorum.
Dünya kavram olarak yeryüzünden farklıdır. Yeryüzü insana açılan hakikat, dünyasını kurabileceği mekânken, dünya her ilişki biçiminde kendimize kurduğumuz hayat alanını anlatır. D
Rüyamda Mariva’yı tekrar görebilmenin umuduyla kapattım gözlerimi. Hâlbuki Mariva kalbime bıçak sokmuştu. Sevdiğimizin elindeki bıçak bir noktada kaçınılmaz olarak imtihanımıza dön
Yola böyle mi çıkmıştım? Bilmem ki. Artık yola nasıl çıktığımın da, nereye varmak istediğimin de bir önemi yokmuş gibi geliyor.
90’lı yılların başına gidelim ve bir an kendimizi sıradan bir SSCB vatandaşı yerine koyalım. Dünyanın neredeyse üçte birine hükmeden ve sonsuza dek hükmedecekmiş gibi duran imparator
Esasında karamsar birisi değilim, ancak uzun bir zaman dilimi geçmiş olmasına rağmen hem bahse konu salgının bertaraf edilmesinde, hem ondan kendimizi koruyabilme hem de onunla birlikte yaşam
Adalet Hanım günlüğüne şu satırları karalar: Batı''nın da bir aynası var ve onun ''her şey'' olmadığını asıl bu aynadan yansıyanlardan gördüm ben. Bu arada Cemil Meriç cahili olma
Fazilet odur ki önce karşınızdakinin hakkını düşüneceksiniz. Önce onu düşüneceksiniz. Evet, hak aramamız lazım hepimizin ama kendimizin hakkını değil, başkasının hakkını aramam�
Kendimden korkuma kendime bile anlatmadım aslında o meseleyi. Aradan neredeyse 30 yıl geçti… O mendildeki yaradan incecik kan sızmaya devam ediyor hala.
Bir virüsten kendimizi ve ailemizi korumak için aldığımız karantina tedbirlerinin tefekkürüyle, toplumun mânevî dünyasındaki salgın hastalıklardan, yani bâtıl fikir ve inançlardan, ş
Bütün işlerimizi, özentiye kapılmadan, kendimiz kalmaya gayret ederek yapmalıyız.