Cumhurbaşkanı Erdoğan, Külliye’de bir araya geldiği AK Partili belediye başkanlarına önemli tavsiyelerde bulundu: İmar düzenlemelerinde asla şaibeye yer vermeyecek şekilde, adil ve açı
"Şiir, sözün ve dolayısıyla insanın var olma savaşında bir serdengeçti gibi öncü rol üstlenmeli: Olmalı veya ölmeli."
Son yıllarda, "vicdansızlar" başlıklı haberlerle ne çok karşılaşıyoruz. Yardıma muhtaç insanları dahi soyanlar var.
Kurban''ımıza biraz daha yakınlaşmak için çağırsak onu, acep elimizdeki bıçağa aldırmadan koşa koşa gelir mi? Bütün sinsiliğimizle gözüne çirkin görünecek olsak bile yine de yak�
'Hac'da ev sahibi Tanrı olduğu için, O'na takdim edilecek en değerli şey bizatihi in-sanın kendisi, yani nefsidir; insan da bu takdimi nefsini temsil eden bir kurbanla gerçekleştirir; bu neden
Suçun devamını engelleyen pişmanlık, ahlâkî bozulmayı yok eden bir tazelenmedir. Erdemin varlığı kendine karşı dürüst olmayı tevazûnun varlığı da pişman olmayı sağlar.
"Hakîkat" dedi 'Usta, yalnızca 'Hakk-ile' bilinir;
Balkan Savaşı'nda Türk esirlere numara verilmiş. 23, 24, 98, 100 gibi. Birkaç Bulgar asker Türk esirler için zar atıyorlarmış. Zarın sonu kaç gelirse o esir öldürülecek
80 sene önce Avrupa'nın göbeğinde kıtır kıtır Yahudi kesenler şimdi İsrail'le "dayanışma" örneği sergiliyorlar:)
Kendisine yük olarak akıl verilmiş adam akılsızlara gülmez, kendi yükünü nasıl taşıyacağunu düşünür.
"Kendisini, olduğundan daha üstün göstermeye çalışan kişiyi, Allah, sahip olduğu kıymete indirir."
17 Ocak 1961’de katledilen Patrice Lumumba da o kara ateşlerden biriydi, mücadelesini unutabilmek ne mümkün!
Günümüz tarih kitaplarının deyimiyle "Avrupalılar artık bizden üstünler/ileriler" dediğimiz andan itibaren böyle bir sürecin içine girdik. Avrupa’ya yetişmeye ve geçmeye çalışmak i
1941’de Almanya’nın Yugoslavya’yı işgal etmesi ve Belgrad radyosundan (Atilla İlhan’ın Lili Marlen şiirindeki Zagreb radyosu aslında Belgrad radyosudur) Akdeniz ve Avrupa’daki Alman c
Hazırladığı ıslahat programıyla hem devlet maliyesinin tasarruf etmesini sağlayan, hem de Sultan Abdülhamid’in servetini arttıran Agop Paşa hayatıyla da alışılmışın dışında bir O