Türkiye’de artık geride kaldı, “bir daha da tekrarlayamaz”, “tarihimizde kara bir lekedir”, “hep hatırlayalım ve hatırlatalım ki bir daha kimse böyle bir akıl dışı İslam düş
Deprem nasıl ki tarihimizin önemli bir parçası olmuşsa bu elim olaylarda provokatörler de her zaman kendisine yer bulmuştur.
Tarihimiz 'Cumhuriyet'le mi başlar? Bu soruya verilecek cevaptan sonra neyi ve nasıl kutlayacağımızı konuşabiliriz…
27 Nisan 2007’de 367 krizi gölgesinde yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminin gecesinde Genelkurmay Başkanlığı’nın yayımladığı e-muhtıra ve Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı Türk
Yakın tarihimizi, tasfiyeler tarihi olarak okumadık hiç. Kendi kendini tasfiyeler tarihi üstelik de! Marx haklı: Fazlasıyla trajik yakın tarihimiz ama ders alamadığımız için komediye dön�
Türkiye’nin tarihinin en karanlık günlerine yaklaştığı dönemde SSCB çözülmüş, ABD dünyanın jandarmalığına soyunmuştu. ABD için komünistler tehlike arz etmiyordu artık.
Tarihimiz büyük insanla doludur: Atilla Han, Mete Han, Buğra Han, Alp Aslan, Melikşah, Kılıç Aslan, Ertuğrul Gazi, Osman Gazi, Orhan Gazi, Murad Hüdavendigâr, Yıldırım, Fatih (nefes al, d
Bu târihî vak’a için yazılmış olan “Plevne Marşı” mağlûbiyete yazılmış olan tek marştır. Gâzi Osman Paşa gibi nice kahramanlarla dolu târihimizi okumalı, öğrenmeli ve anlat
Avrupa’yı taklit uğruna önce imanımızdan koptuk. İmanımızdan kopunca insanımızdan koptuk. İnsanımızdan kopunca toplumumuzdan, kültürümüzden, tarihimizden, medeniyetimizden, sanat an
Bir Sırp atasözü şöyle der: “Mutlak kesin olan tek şey gelecektir; çünkü geçmiş durmaksızın/sürekli değişir”. Son iki yüzyılın dünyasını en iyi ifade eden belki de en güzel
Yakın tarihe bakışımız salt duygusal! “Duygusal” olanın “bilimsel”, “tarihsel”, “mantıksal” olmak gibi bir zorunluluğu zaten yoktur: Yakın tarihe ilişkin “derin analiz”le
Yakın tarihimizin en gaddar, en ceberrut komutanlarından biri de, hiç şüphesiz Mustafa Muğlalı Paşa’dır. 1943’te işlemiş olduğu katliâmlı bir cinayetinden dolayı yargılanıyordu. M
Birinci Dünya Savaşı, dünya tarihi ve bizim tarihimiz açısından büyük kırılmaların yaşandığı bir hadisedir. Yirminci yüzyılı şekillendirmiştir. İmparatorlukların tarih sahnesind
Merhum Hocam Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil’in vefatının 52. yılı. Hukuk ve demokrasi tarihimizin büyük isimlerinden Prof. Başgil’i rahmetle anıyorum.
“Biz, Türkler ile neden yolumuzu ayrı tutalım? Neden ayrı düşelim? Bizim tarihimizdeki tüm bulgular bizim de Türk asıllı olduğumuzu gösteriyor.” diyen Bulgar tarihçi Prof. Dr. Stoyan