Aslında Ramazan hastalanmadı. Hastalanan insanoğlu. İnsanoğlunun bencilliği, isyankarlığı, doymazlığı, dünyaya tapıcılığı. Virüs azabı da bu hastalıktan doğuyor. Ramazan’ın bu
İnsanoğlu unutmuş olduğu bir sırada yeniden doğa karşısındaki acizliğini gördü. Böylesi bir atmosferde, ulusal bütçelere fahiş yükler getiren askeri harcamaların neden gerekli olduğ
Ünlü ilahiyatçı Prof. Dr. Mustafa Cevat Akşit'in yeni tip koronavirüse ( Kovid - 19) yakalandığı bildirildi. Ayrıca Kanal 7 ekranlarında yaptığı sohbetler ve özellikle geçmiş ramazanl
Cumhuriyet sonrasında gözlemlenen, dini toplumsal alandan çıkartma ve "bireysel" düzeye indirgeme çabaları, "deizm" benzeri bir düşünsel arka plana sahip olmamıştır. Bu alanda uygulanan s
"Şiir yalnızca söylemez, ifade etmez, dile getirmez; ama aynı zamanda resmeder, heykel yapar ve şarkı söyler; o hem mimaridir, hem resim hem de musiki... Sinan ile İtri, Yunus ile Fuzuli'nin a
Nizâm-ı Âlem' insan demektir... İnsan bozuldu mu nizâm da bozulur âlem de...
Öncelikle şunu bir ilke olarak koyalım: Övgü ile sövgü cehâletin iki farklı bileşenidir. Tarih, ne övgü ne de sevgi ile okunur; sadece bilgi ile idrak edilir.
Osmanlı'ya katıldıktan sonra da bazı Karaman beyleri Osmanlı'nın karşısında kim varsa onu desteklediler; önce Memlûkları, ardından Safevileri… Fakat Selçuklu Devleti yıkılırken en b
Mimarlığın teorik altyapısı konusundaki çalışmaları nedeniyle “yapı filozofu” unvanlı Rıfat Çadırcı örneği, Ortadoğu yakın tarihinin birkaç farklı noktadan ve eş zamanlı ola
İçişleri Bakanlığı, koronavirüs nedeniyle ekonomik sıkıntı yaşayan yardıma muhtaç vatandaşlara destek için İBB tarafından başlatılan bağış kampanyası nedeniyle İstanbul Büyük
Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu hocamızın “Âmentü'nün bedelini ödemek: -Ne yapmalı? Bedel, Bakış ve Süreklilik” başlıklı İLEM (İlmî Etüdler Derneği) Yaz Okulu Açılış Dersi’ni
Sen kimsin ey insanoğlu. O sürekli büyüyen ve hareket halindeki kâinatın kütlesini ve hacmini biliyor muyuz? O dürülüp, gerisin geriye döndürüldüğünde yok hükmünde olacaktır.
Fatih Sultan Mehmed’in Avrupa’ya olan siyasî, ticarî ve kültürel ilgisi İstanbul’un fethinden sonra da artarak devam etmiştir. Bunun çarpıcı örneklerinden birini Venedik Kralına yapt�
Lerzesiz ve sessiz halinle ne güzelsin! Sen ise insanoğluna hayat adlı en güzel varlığını sunuyorsun ey yeryüzü!
İnsan vardır hüznünü merhem diye yarasına sürer; özlemiyle sargılar; ümidinin derinliğine kıvrılıp anılarıyla uyur; yenilenir, yola koyulur...