Eski İngiliz Başbakan Winston Churchill’in 1936’da sarf ettiği şu sözler, aslında işgal ve sömürge zihniyetinin odak noktasını net olarak açıklıyor; “Bir damla petrol, bir damla ka
Eğer herhangi bir şeyi hırs içinde istiyorsak, farkında olmasak da günlük hayatımız bir çatışma alanına dönüşmüştür. Tabii, öncelikle kalbimiz...
Yeni dünya düzeninin temelindeki tekno-milliyetçilik nedir? Milliyetçilikten farkı ne? Hangi koşullarda ortaya çıktı? Hangi ülke bu konuda neler yapıyor? Kimler avantajlı, kimler geride ka
Libya-Türkiye ilişkileri bölgedeki pek çok ülke ile olan ilişkilerden farklıdır ve son mutabakat da bu farkı yansıtmaktadır. Nitekim bu mutabakat, Türkiye’nin Libya ile birlikte Akdeniz�
Hz. Ömer tüm bir hilafeti boyunca yüklendiği sorumluluğun büyüklüğünün farkına varmış ve ona göre hareket etmeye çalışmıştır. Ömer’in adaleti Sadece Müslümanlara değil, Müs
Dilimizden birkaç bin kelime ve onların duyurduğu on binleri bulan mana kovulmasaydı, zihnimiz bu kadar çorak kalmazdı. Biz, elli yılda dünyanın iki büyük dilinden biri olan Türkçesini ha
Eşyaya ve olaylara hikmet nazarıyla bakabilen fertler sorumluluklarının farkındadırlar ve önlerine çıkan engeller ne olursa olsun hakikat çizgisinden uzaklaşmazlar. Bilginin hikmetle buluş
1991 yılında İSAV (İslam Araştırmaları Vakfı) hocamız Ali Özek başkanlığında bir İran araştırma gezisi düzenlemişti. Bir yıl sonra da Tarabya Oteli’nde bir sempozyum yapıldı.
Batı dünyası, bildiğimiz eski aydınlanma dönemini temsil eden Batı değil artık. Modern Batı eskisine nazaran daha vahşi, barbar, şiddet yanlısı ve canavar. Bunun nedeni ise rotasını ka
Abbasi yönetimi akıllıca davrandı. Antik Yunan’dan bu yana gelen mirasa sahip çıkmaları gerektiğinin farkındaydılar, bu sebeple eski dönemlere ilgi başlamasına sebep oldular.
Batı oryantalizmini eleştirirken aslında “Araplar” olarak genellediğimiz kendi dışımızdaki İslam toplumlarına tepeden bakışımızı şekillendiren kendi oryantalizmimizin farkına varm
Faiz karşıtlığı, İslam birliği, antiemperyalizm ve benzeri talepleri “kendi düşünsel alanlarında” ilerletmek yerine “devlet çözer” kadüklüğüne değin ilerlediler. Tarihsel bir
Geleceğin dijital çocukları bugün insanların şikâyet ettikleri bu gündelik meşgalelerden ve insani ilişkilerden mahrum yaşayacaklar. Bu durum ruhsal bunaltı, kaygı, depresyon, yalnızlık
Son dönemlerde Türkiye’de değişik mahfillerde “Deizm”in giderek artmakta olduğu ileri sürüldü. Muhafazakâr siyasetçi ve bazı bürokratlar ise, bu iddiaya tepki gösterip toplumun dini
Hukuk Devleti terimi Almanya’da, Fransız Devrimi sonrasında ve 19. yüzyıl başlarında doğdu. Bu terimi kullananlar herhalde Fransız Devrimi sloganlarının temelsizliğini, aldatıcılığın