Türkiye’nin sahaya nispeten gecikmeli sayılabilecek bu girişi, şimdiye kadar sahanın boş olmasından istifadeyle, Akdeniz’de de Libya’da da hiç hakkı olmayan kesimlerin iştahlarını ka
New York Times'ta yayınlanan bir haberde Libya’nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter safında savaşmak ve Akdeniz’den Türkiye’nin gönderdiği silahların ula
Julia Pardoe’nun 1838 yılında Londra’da yayınlanan The Beauties of the Bosphorus isimli kitabında yer alan bu gravür, şehrin dışındaki (sur dışındaki) en önemli cami olan Eyüp Sultan
Pandemi şartlarında insan sokaklardan çekilince, şehirlerin havası suyu temizlendi diyorlar haberlerde.Şehirlerin havasının suyunun bir nebze de olsa arınmış, temizlenmiş olması güzel...
Kültür A.Ş. Yayınları tarafından geçtiğimiz günlerde bir kitap neşredildi: “Saraydan Şiirler”. Rahmetli tarihçi Vahit Çabuk tarafından kaleme alınan eser, işte bu şair padişahlar
Türkiye’de olduğu gibi zaman zaman oluşan boşluklardan boyun uzatan, büyük partilerin içine sızan, siyaseti küçük fırsatlarla zehirlemeye kalkışan Türkiye’deki sol veya sağ azgın
Başta Fatih Sultan Mehmet olmak üzere Osmanlı padişahları salgınlara karşı kendilerini izole ederken, hastalık olan bölgelerden gelen gemiler İstanbul’a alınmamıştı. Atalarımız salg
Üç şey bütün günahların kaynağıdır....
İsrail medyası, Türkiye'nin geçen yıl Filistin'e açtığı Osmanlı arşivlerinin, ülkelerini tedirgin ettiğini gündeme getirirken, Filistinli yetkililer, arşivlerin İsrail işgaline karş�
ABD-İsrail lobisi, Türkiye’nin nükleer silah elde etme hazırlığı yaptığı propagandasına hız verdi. ABD’li Senatör Edward Markey ve Temsilciler Meclisi üyesi Brad Sherman, “Türkiye
Osmanlı padişahlarının on yedincisi ve İslam halifelerinin seksen ikincisi olan IV. Murad, 27 Temmuz 1612’de İstanbul’da doğdu. Babası I. Ahmed, annesi Mahpeyker Kösem Sultan’dır. Ağa
“Dünya toplumu” hâlâ bir ütopya ise, medeniyet en kapsamlı kimlik alanımızdır. Bugünkü sorunların mahiyetini kavrama ve bir çözüm tarzı geliştirmede düşüncemize derinlik ve büt
Son dönemde öldürülen kadınların çoğunluğu eşleri ya da eski eşleri hakkında uzaklaştırma kararı aldırdıktan sonra öldürüldüler. İşin ilginç tarafı öldürülen kadınlarla
“Doksan başlı otağlarını kara yerin üzerine diktirmişti. Doksan yerde alaca halı, ipek döşemişti. Seksen yerde büyük kaplar kurulmuştu. Altın kadehler, sürahiler dizilmişti. Dokuz k
Hindistan'ın bu ayın başında Cammu Keşmir'in özel statüsünü ortadan kaldırması sonrası; silahları elinden alınan eyalet polisleri endişe duyuyor.