Derlenen bilgilere göre, 1-31 Temmuz tarihlerinde yurt içi ve dışındaki operasyonlarda, 106 terörist etkisiz hale getirildi.
Bir BBC muhabirinin, ülkede sağlık çalışanı siyahi bir gence otomobille kasti şekilde çarpılması olayında geçen ırkçı hakareti sansürsüz bir şekilde kullanması ağır bir şekilde
Gürültü kelimeleri eziyor, anlamları bastırıyor. İhtiras samimiyeti kemirerek besleniyor, büyüyor, palazlanıyor. Yüksek sesle söylendiğinde kulağa masum gibi gelen yalanlar gerçeği par
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, İran halkının ABD yaptırımları ve yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle "çok ağır bir süreç geçirdiğini" söyledi.
''Kurban''ımıza biraz daha yakınlaşmak için çağırsak onu, acep elimizdeki bıçağa aldırmadan koşa koşa gelir mi? Bütün sinsiliğimizle gözüne çirkin görünecek olsak bile yine de y
Öyle “yasa yaparız, ağır cezalar koyarız, herkesi yola getiririz” diye düşünüyorsanız, siz bu işi hiç bilmiyorsunuz demektir.
Feminizm Türkiye’de laikçi, batıcı ve modernist kadının bekçiliğini yapıyor. Onun sözcülüğüne soyunmuş. Onun için bağırıp çağırıyor. Muhafazakâr ve dindar kadınlarımıza ya
Fransa, Rusya, Mısır gibi Hafter’den yana ağırlık koyan aktörlerin “cephe değişmesi” kolay olmasa da, Türkiye “ağırlığın merkezini değiştirmiş” durumda. Yeni aktör bulma ç
Türkiye'nin Libya'da meşru hükümete verdiği askeri desteğin ardından, Trablus'taki savaşın dengesi tamamen değişti. Hafter güçlerine birden fazla cephede ağır darbeler vurulurken, açı
İnsan her dönemde insan. Ama modern dönemde ibret bahsine sağır, tecrübe bakımından nasipsiz olmamızın bu çağa özgü bir sebebi olsa gerek. Yaşadıklarımızdan neden ibret alamıyoruz?
“Siyahlar”ın ölüm oranı Beyaz Amerikalıların yaklaşık üç katı. ABD’de en ağır işlerde Siyahlar başta olmak üzere renkli insanlar çalışıyorlar. Wisconsin eyaletinde Siyahlar n
Size İlahlık ve Rablik taslayanlardan uzak durun. Aklınızı kiraya vermeyin. Bilmediğimiz şeylerin peşine düşmeyelim. Bizi kendi lideri, örgütü, cemaatine çağıranlara itibar etmeyelim,
Ürdün, İsrail'in Batı Şeria'yı ilhak planına karşı uluslararası toplumun harekete geçmesi çağrısında bulundu.
6284 ile İstanbul Sözleşmesi’nin en ağır sonucunu Türkiye yaşıyor diyebiliriz. Mesela ‘Kadın beyanı esastır’ gibi bir ilke hiçbir ülkede yok. Adalet şahit ister, delil ister ama bu
Bu toplum Ebedi Şef ve Ulu Önder’in kurduğu ülkü ve gösterdiği hedef doğrultusunda hiç durmaksızın yürüyerek dünya ve ahirette selamete erişebileceğine inanmakta mıdır? Mustafa Kem
