"Şiir yalnızca söylemez, ifade etmez, dile getirmez; ama aynı zamanda resmeder, heykel yapar ve şarkı söyler; o hem mimaridir, hem resim hem de musiki... Sinan ile İtri, Yunus ile Fuzuli'nin a
Nizâm-ı Âlem' insan demektir... İnsan bozuldu mu nizâm da bozulur âlem de...
Öncelikle şunu bir ilke olarak koyalım: Övgü ile sövgü cehâletin iki farklı bileşenidir. Tarih, ne övgü ne de sevgi ile okunur; sadece bilgi ile idrak edilir.
Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu hocamızın “Âmentü'nün bedelini ödemek: -Ne yapmalı? Bedel, Bakış ve Süreklilik” başlıklı İLEM (İlmî Etüdler Derneği) Yaz Okulu Açılış Dersi’ni
İnsan vardır hüznünü merhem diye yarasına sürer; özlemiyle sargılar; ümidinin derinliğine kıvrılıp anılarıyla uyur; yenilenir, yola koyulur...
‘Rüzgar, ateşin gücünden az ise, ateşi yandırır; çok ise söndürür. Hiçbir zaman sınırlarını aşan bir güç talep etme; sönersin.’
Fikr edenler, gerçeği açığa çıkartır; küfr edenler saklarlar.
İstanbul'un Fethi'nin 548. Yıldönümü münasebetiyle Marmara FM'den İbrahim Paşalı'nın "İstanbul'un Fethi'nin anlamı" üzerine sorduğu soruya verilen yanıt...
Kazanç, hayatın sıklet merkezi olunca, ilk bakışta, iktisadiyatla uzaktan yakından ilgisi, ilişiği yokmuş gibi gözüken nice âmil ile unsur, o yöne koşulmağa başlanmıştır. Hayat, bü
Kişi ve eser düzeyinde bile tam bir dökümü çıkarılmamış, muhteva açısından üzerinde hemen hiç çalışma yapılmamış, metinleri yayımlanmamış, büyük oranda yazma kültür özelli
Nasıl ki Evren'deki icadın, hakikatin nihai amacı insandır; siyasetin de nihai amacı insan olmalıdır; hem bir tür hem de bir birey olarak... İnsanı bir siyaset içinde var kılan, yeri, işl
“Allah adına hayvan kesmek ilkelliktir; ama.....
Kulluk, yaratılanın, yaratıldığı hâl üzere olması demek ise, insan için akl etmek, kul olmaktır. Kul olmak ise ancak ve ancak kendini idrâk etme, kısaca, idrâk-i taayyün-i şahsî, yani
Bugün başta Türklere olmak üzere, Batı dünyasının İslam medeniyetine karşı takındığı tavırları, geliştirdiği davranış biçimlerini, bir türlü saklayamadığı kin ve nefret duyg
Bilgi bir şeyin bilgisidir; yorum bir şeyin yorumudur; lafız da bir şeyin lafzı olmalıdır; işte o şeyin kendi o lafzın mefhumudur, kavramıdır. Bir şeyi anlamak (fehm etmek) o şeyin anla