G-20 ülkelerinin dokuzu başkanlık sistemi ile yönetiliyor, bir diğeri olan Fransa ise yarı başkanlık sistemiyle. Başkanlık sistemiyle yönetilen bu ülkelerin arasında, ekonomik başarısı
Hikaye yazmak taş dahil her şeyin içine bir kalp yerleştirme, herkesin haklılık payını bulup çıkarma ve teslim etme insiyakı. Peki başkasını duyabilmek, ayetlerde buyrulduğu gibi kendin
Akıl fikir sahibi bir insan olmanın hiçbir kestirme yolu yok, bu dünyanın her yerinde milyon kere ispatlanmış muhkem bir hikaye... Gazete okuyarak, televizyon izleyerek, sosyal medyada vakit ö
Nurettin Taşkesen, I. Dünya Savaşı ve Milli Mücadele’ye katılan dedesi Ahmet Onbaşı’nın hikayesini ‘Esaret 1916’ adlı romanında anlattı: “Beraber savaşırken, onu gazi yapan top merm
Peru, 16’ncı asrın başları itibarı ile İspanyolların istilasına uğradı.
Neşe Kutlutaş, Peru’da faşist rejime karşı amansızca savaşan, ardından Müslüman olup Türkiye’ye yerleşen Rosa’nın gerçek hikayesini ‘Companero Rosita’ adlı kitapta anlattı. Kutlut
Her şey “Traenen sind immer das Ende” (Sonunda hep gözyaşı var) isimli mütevazı romanla başladı. Yıl 1980. Otobiyografik (yoksa değil mi?) bu romanda sinema manyağı bir Türk gencinin ac
FETÖ'nün, kirli faaliyetleri için anlattığı kişilere özel "rüya ve hikaye" seanslarıyla tabanı daima diri tutup, çözülmenin önüne geçmeye çalıştığı ortaya çıktı.
Hikâyesi, sinematografisi ve aldığı ödüller ile adından çokça söz ettiren Mustafa Kara’nın Kalandar Soğuğu filmini, değerli bir film yapan özellikler neler?
İslam tarihinden binlerce anekdot, hikaye, olay, oluşum nakledilir ve bunlar genellikle tarihsel bilgi düzeyinde kalır. Naçizane fikrim olarak, dini düşüncenin sadece kitapta yazılanlardan ib
AA'nın 'Yılın Fotoğrafları' oylamasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da oy verdiği 'Gözyaşı'nın babası için çağrısı karşılık buldu' başlıklı fotoğrafla tanınan 5
Tayyip Erdoğan, ‘seferberlik ilan etmek‘ten sözedince, bazıları, büyük dedelerinden dinledikleri o korkunç felaketli ‘Birinci Dünya Savaşı‘ yıllarıiçin kullanılan ‘seferberlik‘ ter
Araştırmacı gazeteci Yıldıray Oğur, bugünki yazısında 1941 yılında Nazi Almanyasına ait geminin Mersin limanından sonra batma hikayesini anlatıyor. Gemiyi kimin batırdığı hala belli
Önce hikâyeyi anlatalım. Adamın biri etrafındakilere 'kurban' meselesini şöyle anlatıyormuş: Hazreti Musa Allah'a dua etmiş. 'Ya Rabbi, bana bir kız evlat bahşedersen onu sana kurban edeyi
15 Temmuz’da yaşadıklarımızı daha evvel birisi bize fantastik bir hikâye olarak anlatsaydı ve sonunda da, “Bir gün bu ülke böyle bir hâdise yaşayacak”, deseydi ona sadece gülerdik yahu
