Emperyalizm bölgemizi işgal ediyor, zenginliklerimizi talan ediyor, zalim rejimleri destekliyor. Bunlar karşısında halklar da mülteci haline geliyor. Sorunu üreten emperyalistler, şimdi sorunl
Geride bıraktığımız 9 yıl boyunca “Suriyeliler evine dönsün” kampanyası yapan kanaatlerini sevdiğiminin önderleri, aslında şöyle diyorlardı: “Suriyeliler, Esed’in üzerlerine va
Türkiye İdlib’de Esat saldırısıyla 34 şehit verdik. Gencecik askerlerimiz “gök ekini biçer gibi” toprağa düştü, anaların yüreği yandı… Allah rahmet eylesin.
Abdurrahman hikâyesini hiçbir zaman tamamen anlatmadı bana. Ben gram gram, söktüre söktüre öğrendim. Önüne bırakılan çayları yudumlayışından anladım ki “güvercin”dir Abdurrahma
Dünya ikiye ayırılır demiştim: Kalbi olanlar ve kalbi olmayanlar. Kalbi olmayanlar için sözü yormak beyhude. Kalbi olanlar birleşelim: Dünyanın bağışıklık sistemini, kendi bağışıkl
Sağlık Bakanı Koca, "Koronavirüs 33 ülkede görüldü, Türkiye'de yok, olmaması için gayret içindeyiz. Vatandaşımız panik havası içinde olmasın." dedi. Başka ülkeler üzerinden gelip
Ümmetimizin çocuklarından kiminin bedenlerinin Akdeniz sahillerinde kıyıya vurduğu, kiminin Irak’ta ABD askerleri tarafından aç köpeklere parçalatıldığı, kiminin Suriye’de zalimlerin
Çocuk, genç ve yaşlı, kadın, erkek bütün Kudüslü Müslümanlar benzer şeyleri söylüyorlar: “Kudüs’ü boş bırakmayın. İmkânı olan buraya gelsin. Mescid-i Aksâ nöbetine katılı
Afrika’dan başlayayım. Zaman zaman benim de en sert şekilde eleştirdiğim twitter ünlüsü Tuğrul Selmanoğlu, bir süredir birkaç arkadaşıyla birlikte Afrika’nın yoksul ülkesi Mali’n
Dünya Matruşka savaşlarının eşiğinde. Savaş, terör ve darbelerle sınırlı değil artık tehdit. Sanal savaşlar da var artık, gıda terörü de. Media tetikçiliği de. İlaç da artık te
"Hiçbir şeyin önünde eğilmeyen insan kendi yükünü taşıyamaz" der Dostoyevski. Kibir ve tekebbür, başa belâdır. Büyüklenir küçükler. Büyük olmak için değil, bilâkis olmak, varol
Modern şehirde ölüm bir yalnızlık serenadıdır çoğu zaman. Yalnızlık hayatta olduğu gibi ölüm zamanında da insanlara yapışır, hayata vedayı sıcak bir helalleşmenin koynundan alarak
Halil Cibran hakikat iki kişiye muhtaçtır: biri onu dillendiren diğeri ise onu anlayan. Sokrates ise hakikati şöyle tanımlar; düşünülen, tasarımlanan, imgelenen şeylere karşıt olarak va
“Evliliğe nasıl bakıyorsunuz?” sorusuna verilen cevap oldukça ilginç. Türkiye toplumunda %29.3 “şart değil” diyor. Çok düşündürücü bir oran. Evliliksiz evlilikler, yeni dönemin
Bitmiş ömründen bir gün alacaklı olduğunu düşün. Hikâye bu ya; sen öldükten sonra, ömründen bir gününü eksik yaşadığın hesaplanmış. Görevliler, biraz mahcup, alacaklı olduğun