Osmanlı Devletinin son günlerine yaklaşılmış; İttihat ve Terakki Cemiyeti, yönetimi her alanda ele geçirmeye başlamıştı.
Tarihler 22 Haziran 1908’i gösterirken İran’ın başşehri Tahran’da yer yerinden oynuyordu. İran millet meclisi olarak hizmet veren Beharîstan Sarayı, çevresini saran topçu birlikleriyl
İttihatçılık temelde bir iktidar hatta mutlak ve ne pahasına olursa olsun iktidar ideolojisi olarak ulaşabildiği herkes için ağır bedellerin ödenmesi demekti.
Erol Şadi Erdinç ve İlber Ortaylı ile yapılan bir dizi görüşmeden ortaya çıkan İttihat ve Terakki, Osmanlı İmparatorluğu’ndaki gizli örgütlenme ve darbelere ışık tutuyor.
Almanya'nın soykırım kararı hakkında konuşan Yüksekdağ 'İttihat ve Terakki döneminde yaşanan bir katliamla neden yüzleşmeyelim' dedi.
Sultan II.Abdülhamit’in tahttan indirilip Selanik’e gönderilmesinin ardından Yıldız Sarayı 29 Nisan 1909’da İttihatçıların ve Hareket ordusu mensuplarının yağmasına maruz kaldı. Yağ
Eric Jan Zürcher, Milli Mücadele kararını alanların ve organizasyonu gerçekleştirenlerin İttihatçı liderler olduğunu savunarak, Cumhuriyet ve İttihatçılar arasında süreklilik olduğunu
Ermeni Soykırımı tartışmaları devam ederken sosyal medya üzerinden paylaşılan belgede önemli bir iddia yer aldı...
İDSB Genel Sekreteri Ali Kurt, Mescid-i Aksa'ya yapılan saldırıya verilecek en büyük cevabın, ittihat-ı İslam olduğunu belirtti.