1405 yılında doğdu. Asıl adı Gergi (Gjergj, Georges) olup Batı kaynaklarında Scanderbeg (Skandarbeg) şeklinde de geçer. Arnavutlar tarafından millî kahraman olarak tanınan İskender Bey Ar
Bursa’ya bağlı Gemlik ilçesinin Umurbey köyünde doğdu (15 Mayıs 1883). Ailesi Doksanüç Harbi’nde Plevne’den buraya gelip yerleşmiştir. Babası ilmiyeden Abdullah Efendi, annesi Emine
“Mülakat”ı şevkle okumaya başladım. Orijinal bir düşünce. Ahmet Hamdi Bey’in sorularına ve Ahmet Cemil Bey’in cevaplarına dikkat kesildim. Böyle de olabilir elbet diye düşünüyor
Erdoğan’ın çevresi geçmişle kıyaslandığında “kötü” olabilir, ama bu ona dayatılmış ya da onun arzusu hilâfına oluşturulmuş bir çevre değil. Dün olduğu gibi bugün de, çal�
Şark insanının mecazî dili birdir. Kendini tabiattaki güzelliklerle anlatır. Kutsal kitaplardaki cennet -ki kelime anlamı bahçe demektir- ile özdeşleştirir dünyasını. Dünyadaki cennet m
Batının propagandası bu kez Pakistan üzerinde işliyor. Ötekileştir, şeytanlaştır ardından katlet. Sonra tüm dünya, barbarları(!) temizlediğiniz için size alkış tutsun. İşte, empery
İpekçi, ''Şimdilik artık tamam diyorum, kalemin iniş kalkışlarının secde ve kıyam olmaya yönelten o ibadet şuurunu yitirmiş durumdayım'' dedi.
Yürümek, yeryüzünün en kutlu hareketi… İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli vasıf. Yürümek düşünmektir. Yürümek temâşâdır, nüzhettir, teferrüctür, tefekkürdür, teemm
Marmara denizinin kenarında ıssız bir gecede, yalnız başıma bağrımda üzüntülerin ve başımda azap veren şüphelerin olduğu bir anda, 1990’lı yılların başına, yani liseye yeni baş
Prof. Dr. Cağfer Karadaş: “Âlimin ölümü âlemin ölümüdür” denilmiş. Doğrudur. Çünkü âlim, toplumların hafızası ve zihnidir. Hafıza ve zihin gittiğinde kalan şey boşlukta sal
Milletimizin yeniden ayağa kalkması lazım. Milletin ayağa kalkması aydınlarının ayağa kalkmasıyla olur. Aydınları iyi yetişmeli, çok cepheli, çok eğitimli, çok güçlü donanımlı ye
Tabloyu genel olarak gözönüne getirirsek, böyle bir dünya düzeninde kaba kuvvetle kazanılan bir zaferin, kaba kuvvetle hükmetmeye niyetli bir gücün çıkarına gayet uygun olduğunu görür�