O kış, o dağ köyünün o bin yıldır orada unutulmuş iki gözlü damında durmadan hayal kuran, durmadan canı sıkılan, durmadan yenilgiler biriktiren ve durmadan üzülen o kızın adını el
“21. yüzyılda yağmur duasına çıkan insanlara yapısal reformları anlatamazsınız” diyen Mahfi Eğilmez’i ilk nereden hatırlıyorum? 2001 ekonomik krizinin birkaç ay öncesinden. Mahfi
“Artık yeter! Sokaklar bizi özlemiştir, evlerden çıkalım, AVM’leri açalım, normal hayata dönelim…” deyip durduğumuz bugünlerde, 1918 ile 1920 arasında milyonların canını alan �
Sezai Karakoç’un “sizin ekmekten başka derdiniz yok mu?” minvalindeki dizelerini elbette hatırlıyorum. Hatta Aristo’nun “para kazanmak için çalışmayı” ne denli kerih bir şey olar
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Golan'daki İsrail işgalini tanıma kararlarına verilen tepkilere ilişkin 'Büyükelçiliğimizi Kudüs'e taşıma kararımızı aldığımız zamanı da hatı
“Bu defa da” derken, uzun yıllar önceki, Suudi Arabistan’ın ne yapacağını o zaman da bilemediği görüntüsünü verdiği, bir başka vahim olayı hatırlıyorum.
Taksimde bir miting hatırlıyorum. Tansu Çiller, Murat Karayalçın ve Alparslan Türkeş artarda kürsüye çıkıp ne kadar laik olduklarını anlattılar. Hatta, Karayalçın, Biz katı laiki
Fırat Kalkanı Harekatı öncesi, Türkiye'nin Suriye'ye girmesi hususunda Türk medyasında söylenenleri hatırlıyorum da... Yok efendim, ABD'ye ve Rusya'ya rağmen Suriye'ye nasıl girermişiz?
Daha dün gibi hatırlıyorum. Ak Parti hükümeti ekonomide tarih yazıyordu. 2004 yılında %9,4 büyüme oranı yakalanmıştı. Ardından 2005 yılında yine %8,4 gibi muazzam bir büyüme elde ed
Son yaşanan olaylara bakınca bir kez daha tarihi ne kadar çabuk unuttuğumuzu hatırlıyorum. Hollandayı yeniden anlamaya ve teşhis koymaya çalışıyoruz. Türkiye Cumhuriyetinin bakanları
İstanbul Arkeoloji Müzesi'nden bir mezartaşı hatırlıyorum. Roma döneminden kalma. Taşın üstünde yazan: İyi ve kimseye acı çektirmemiş.
