Özelde Yemen, genelde bütün Ortadoğu coğrafyası, şu anki kaos ve karmaşa manzarası üzerinden gündemimize dâhil olabiliyor. Arap topraklarına bakarak sadece kan ve gözyaşını gören gö
Ruh hekimleri depresyonu, negatif enerji birikimi, ruhsal bütünlüğümüzün yara alması olarak tanımlıyorlar. İnsanlar yaşam boyu birçok olumsuz olayla karşılaşırlar. Zira içinde yaşad
Bazıları Batı biliminin etkisiyle Kuranıkerim'in laboratuvara sokulacak bir nesne gibi anlaşılmaya zorlanabileceğini sanıyor olabilirler. Yatırırsın masaya, uygularsın hermeneutiğin kural
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Peşmerge Bakanlığı bünyesindeki Suriyeli Peşmergelerin, PKK'nın Musul'un Sincar ilçesindeki varlığına karşı harekete geçirildikleri ileri sürüldü
Yaşadığımız çağa bilim ve teknoloji çağı deniyor. Fakat birey ve toplumların tutuldukları amansız hastalığa bakılırsa bu çağa bir israf çağı demek daha doğru olur. Zira yaşamı
İslam dünyası dediğimizde artık birçoğumuzun aklına o meşhur soru hemen geliyor: Acaba içinde yaşadığımız duruma bakarak bir ‘ İslam dünyasının’ varlığından söz edilebilir mi?
Cari ödemeler dengesi ve haftalık döviz hesapları gösteriyor ki; Türkiye’den çıkan kayda değer bir yabancı sermaye olmamış. Anlayacağınız yaşadığımız ekonomik sıkıntılar halen
Muhtemelen yıllar önce size anlatmışımdır. Anlatıp anlatmadığımı ben dahi hatırlamadığıma göre tekrarında bir sakınca yoktur. Zira şu içinde yaşadığımız dönemde, aramızda ki
Modern dünyada Müslümanlar nasıl bir hayat yaşamak istiyor? Bu soruya “modern dünya” şartını eklememiz tesadüf değil. Çünkü Müslümanların karşı karşıya oldukları sorunlar moder
Yaşadığımız ağırlıkların üstümüzden alınacağı bir vaktin geleceğine kendimizi inandırıyor, insanlığımıza çeki düzen vermeyi hep o muhal vakte erteliyoruz. Şu sıkıntılı gü
2016 yılının popüler kavramı ‘post-truth’ (gerçek sonrası), belirli bir konuda kamuoyu belirlenirken, duyguların ve kişisel görüşlerin objektif gerçeklerin önüne geçtiği bir zaman d
Yaşadığımız çağa bilim ve teknoloji çağı deniyor. İnsanoğlu evrende yer kaplayan her zerrenin dilini çözmek ve yaşamını daha konforlu bir zemine taşımak istiyor.
Cumhuriyet’in 100’üncü yılına Türkiye büyük bir “beka mücadelesi” vererek giriyor. Bunu anlamanın, daha doğrusu sindirmenin zor olduğunu biliyorum; ancak içeride ve dışarıda yaşad�
Bir yandan İstanbul ve Kayseri’de yaşadığımız can yakıcı kayıplar, diğer yandan “Sadece ‘Rabbimiz Allah’tır’ dedikleri için haksız yere yurtlarından çıkarılan” (Hacc 22/40) Hale
Sabahları ilk aklıma gelen soru, "Bugün nasıl ekmek alacağım?" oluyor. Yaşadığım şehre yeni bir Rus saldırısı olmasını beklediğim için bu soru kafamı daha da meşgul ediyor.