Düşünce Mektebi

Mehmet Ocaktan : İhanet söylemi ile değil gönül diliyle

16 Nisan referandumu öncesi kelimenin tam anlamıyla bir sis bulutu içerisinde ilerliyoruz. Herkes elinde bir kılıç, ‘öteki’ olarak gördüklerini ya ihanetle ya da yandaşlıkla suçluyor. Öylesine zehirli bir iklim ki, yıllardır yan yana duran, zor günlerde birlikte mücadele veren insanlar bile her sabah kalktıklarında etrafını dikenli tellerle çevirdikleri alanı muhafaza etmek ve de bulundukları konumu garanti altına alabilmek için, hemen en yakınındakini ‘ihanetle’ suçlayarak güne başlama gereğini duyuyor.