Sosyal Medya

Makale

Kahrolsun Diye Diye Kahrolduk

Şu yarım asrı aşmış ömrümde kendimi bildim bileli Müslüman coğrafyalarda zulüm var.

Ve bu zulümler için hep meydanlara indik.

Boğazımızı yırtarcasına binlerce kez “Kahrolsun..!” diye sloganlar attık. Bayraklar yaktık. “… sabrımızı taşırma!” diye tehdit ettik.

Sonuçta ne bir emperyalist devlet bizden korktu ne de kahroldu.

Dün akşam Adana’da yine eylem vardı. ABD Konsolosluğunun 100 metre berisinde ABD’yi İsrail’i lanetledik. Kahrolsun sloganlarıyla etrafı inlettik.

Bize nazire/alay edercesine üzerimizden geçen savaş uçakları İncirlik Üssüne iniş yapıyordu.

Üzerimizden uçan uçaklara bakınca aklıma Irak işgali geldi.

O zaman TV kanalları arasında gezinirken kanalın birinde Bağdat Meydanında toplanmış milyonu aşkın bir kalabalık “Kahrolsun Amerika! Kahrolsun Bush!” diye slogan atıyordu.

Diğer kanala geçtiğimde bir Amerikan Savaş Gemisinde askerler sessizce harıl harıl çalışıyorlardı. Uçaklara bombalar yüklüyorlardı.

Çok sürmeden bombardıman başladı. O meydanda bağıran milyonlardan eser yoktu.

Özetle; bu sloganlar bizi bitirdi.

Amerika da, İsrail de, diğer emperyalistler zalimler de bizim sloganlarımızın kurusıkı olduğunu biliyor. Korkmak bir yana; kıs kıs güldüklerini düşünüyorum.

Şimdi diyeceksiniz ki “ne yapalım; evimizde sessizce oturalım mı yani?”

Hayır. Oturmak hiç olmaz.

Gördük; bağıranlar çağıranlar değil çalışanlar, çabalayanlar kazanıyor.

Biz de bağırıp slogan atmak yerine aklımızı kullanıp sonuç alacak işler yapmalıyız.

Mesela; bugün İsrail’in canını sıkacak, zorda bırakacak en büyük eylem Ceyhan’dan akan Petrolün kesilmesi olacaktır.

Hükümet, (haklı veya haksız gerekçelerle) bu petrolü kesmeye yanaşmıyor. Evet, bu işin ekonomik bedeli olacaktır ama şahsen kendi adıma buna razıyım.

Çoğunluk aynı fikirde ise, bağırmaya slogan atmaya, etrafı yakıp yıkmaya gerek olmadan Ak Parti’nin genel merkezi, il ve ilçe binalarının önünde oturma eylemi yapılabilir.

Ak Partili siyasilerin toplantılarına girip veya konvoylarının önüne oturup eylem yapılabilir.

Ta ki o petrol akışı kesilene kadar.

Ayrıca T.C vatandaşı olup İsrail Ordusunda katliama iştirak edenler yargılanıp ceza alana kadar TBMM önünde sürekli bir oturma eylemi yapılabilir.

İsrail’e mal satan firmaların önünde gece gündüz oturulabilir.

Bunu yapanlar var ama bir avuç kişiler. Meydanlarda toplanan on binler bunlara dâhil olmalı. STK’lar da Gazze için sadaka toplamayı bir kenara atmalı.  Sivilleşip ve korkularından sıyrılıp kitlelerini buna çağırmalı.

Belki o zaman Gazze için elimizden geleni yaptık diyebiliriz.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.