Sosyal Medya

Makale

Bilmiyorum Diyenlerin Gecesi

“Ben okuma bilmem” her ÅŸey bu sözcükle baÅŸladı… Burada bilinen neyin bilinmediÄŸiydi.

Muhammed (sav) bildiÄŸi ile amel eden iyi ve fedakâr biriydi…

Tüm benliğiyle toplumda kanayan yaraları sarmaya çalışıyordu. Ama zulüm sürüyordu. Onun bilgisi bununla baş etmeye yetmiyordu. Üstelik nereden başlayacağını da bilemiyordu. Mağarada bu halde bekleşirken gelen oku emrine bilmiyorum diyordu ama ona Meleğini gönderen onun neleri bildiğini ve bildikleriyle neler yapabildiğini çok iyi biliyordu.

Sarsılarak geldiÄŸi evinde hanımı onu bildikleriyle nasıl amel ettiÄŸini hatırlatarak sakinleÅŸtirmeye çalıştı. Akrabasına sahip çıkana, yetimi gözetene, fakire kol kanat gerene yani bildiÄŸini fedakârca Ahsen-ü amele çevirene Allah asla azap etmezdi. Ama örtüsü altında titreyene bu ÅŸahitlik yetmemiÅŸti.

Şimdi yanına geldikleri Varaka bin Nevfel ise olayı farklı bir boyuta taşıyordu. Bildiğini Ahsen-ü amele çevireni bizzat hemşerileri tarafından toprağından sürülürdü. Bu eskiden böyleydi yine böyle olacaktı.

Mesajı getiren ne zaman gelecek ne getirecek bilemiyordu. Üstelik ilk buluşma çok sarsıcı geçmişti.

Kuran bilmiyorum diyene celse celse inmeye baÅŸladı. Kitaba çağıran onunla amel ediyor ve bu konuda bilmeye talip olanlardan destek istiyordu. Toplumun gözünde itibar sahibi olan elçinin hayatı, Allah’ın bilgilendirmesiyle okumaya dönüştü. Ama muhatabına deÄŸer veren ve zulmün biteceÄŸini müjdeleyen bu ses susturulmaya çalışıldı.

Bilgiyi Ahsen-ü amele dönüştürmeyi hayat boyu sürdürene eÅŸinin ÅŸahitliÄŸi, Onun ahlakı Kuran idi…

Kuran ile bilgilenenin ahlakı onu mahlûkatın en ÅŸereflisi yapıyordu.

Muhataplarını deÄŸersizleÅŸtirmeyeni deÄŸerli (saygın) kılan izzet ve ÅŸerefin sahibi Aziz olan Allah idi…

O zaman haydi;

Her gecesi Kadir olma ihtimali olan bin aydan hayırlı gecede bütün ruhumuzla;

Bilmiyoruz Ya Rabbi. Bildiğimizi sanmakla oyalanıyoruz. Lütfen önce bizi bilmiyoruz şuuruna eriştir.

Hazır bütün melekler iniyorken ki bir vakitler demişlerdi ki;

“Seni tenzih ederiz. Senin bize öğrettiÄŸinden baÅŸka bizim hiçbir bilgimiz yok. Çünkü (her ÅŸeyi) hakkıyla bilen, hüküm ve hikmet sahibi olan şüphesiz ki sensin Sen”(Bakara/ 32)

Ãœstelik cehaletin karanlığından fecre yaklaÅŸtıran ruh bizimleyken bilmiyorum demeyi nasip et…

Sonrada oku diyerek sars ki bütün benliÄŸimizi, yanına cehli mürekkebimizle varmayalım…

Çözümsüzlüğü çözüm diye sunanlarla mücadelemizi sürdürelim…

Google’nin örtülerinden kurtulup önce nefsimizi sonra en yakınlarımızı uyarmaya baÅŸlayalım...

De ki: “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Ancak gerçek akıl ve idrak sahipleri düşünüp ders çıkarırlar.” ( Zumer /  9)

Şevket Hüner / 26 Ramazan 1446

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.