Sosyal Medya

Makale

Niyetliyim

Oruç tutmayı diğer ibadetlerden farklı kılan, bir şeyin yapılması değil yapılmıyor olmasıdır. Ramazan ayı boyunca, güneş batana dek yemeyen, içmeyen ve eşinden uzak durma iradesi gösteren müminin bu ameli gözlerden ıraktır. Bundan dolayı bu ibadet diğerleri gibi görünen değil saklı tutulandır.

Niyet etmek, adet ile ibadeti birbirinden ayırır. Her kişinin niyeti yalnızca kendisi ve Allah tarafından bilinir. Yani insanın Rabbi ile en özel bağlantısı niyeti üzerinden kurulur. Bundan dolayı insan yaşarken niyeti üzerinden yargılanamaz. Bir insanın niyetine, bilinen istikameti üzerinden şahitlik edilebilir. Ama bu şahitlik hukuki bir delil sayılmaz.

Niyet etmek ile oruç tutmanın görünmezlik paydası altında birbiriyle olan ilişkisi diğer ibadetlere göre daha fazladır. Yani oruç tutmaya niyet eden kişinin niyetinin de tuttuğu orucun da şahidi yalnızca Allah’tır. İnsanlar hangi teknolojik izleme imkanlarına sahip olurlarsa olsunlar şahitlikleri sınırlıdır. Ramazan orucunun karşılığı ancak ahirettedir. Kul niyet ettiği orucun karşılığının mağfiret ve kerim ecir olduğunu bilmelidir. Bu da onu her türlü gösterişten ve dünyevi beklentiden uzaklaştırır.

Niyetliyim diyen kişi, teklif edileni kibarca reddetmiş olur. Yani karşısındakinin oruç tutmamasıyla ilgilenmeyip kendisinin oruçlu olduğunu ifade etmeyi yeterli bulmuştur. Bu uygunsuz teklifi yapanı suçlamaya, aşağılamaya kalkışmadan, orucun onu tutanın şahitliğine muhtaç olduğu bilinmelidir. Niyetliyim diyen anlayışlı kişi, karşısındakine, eyleminin niyete bağlı olduğunu öğretmiş olur. Bu da muhataba, orucun gösterişten ve dünyevi karşılık beklenmeden yapılması gerektiğini tebliğ etmenin en kibar yoludur.

İnsanın yaptıkları gücü ve imkanlarından, yapmadıkları ise imanındandır. Yapmaya gücü yettiği halde yapmamayı tercih edenlerin Allah ile kurduğu bağ çok sağlamdır. Bundan dolayı haramlardan uzak duran kişiye uygunsuz teklif yapıldığı zaman niyetliyim demesi, sadece oruca has kılınmış bir reddiye değildir. Kendisine kredi teklif edildiğinde “niyetliyim” diyerek reddeden kişi faiz yemediğini ilan ederken aynı zamanda muhatabının, faiz almayarak da bir şeylere sahip olunabileceğini anlamasına zemin hazırlamış olur.

Niyet ile oruç ibadetinin beraberliği, yapılmaması gereken yani haram sayılan her şeyi kapsar. Oruç tutan kimse kendisine teklif edilen yemeği reddettiği gibi mesela faizi de reddetmediği müddetçe orucu yara alır. Orucun yasaklarıyla diğer haramları birbirinden farklı gören kişiye, Ramazan ayı boyunca elde ettikleri, mübarek on bir aylarda yol göstermeyecektir. Bu ikilem, kişiyi istediği mutmainliğe bir türlü ulaştıramadığı gibi onun örnek bir mümin olmasını da engeller.

Bakara suresi 187. ayetindeki “İçinde Kuran indirilen Ramazan ayını oruçlu geçirin” emri, vahyin tamamına uygun sakınmanın oruç üzerinden öne çıkarılmasıdır. İslam toplumuna, hep beraber tuttukları oruç üzerinden neleri yapmamalarının gerektiğini ayrıntılarıyla anlatan kitabın adı Kuran’dır. Vahiy ile yasaklanan her eylem orucun sıhhatine ve eğiticiliğine zarar verir. Bundan dolayı Ramazan orucu ilmihal kitaplarında yazılandan daha kapsamlı bir yönelimdir. Ramazan ayı boyunca Kuran’ı oruçlu iken hatmedilmesinin en önemli gayelerinden birisi de yapılmaması gerekenlerin bir bütün olarak algılanmasıdır.

Öyleyse Allah’ın razı olmadığını ilan ettiği tüm haramları teklif edenlere demeliyiz ki: “Niyetliyim

Şevket Hüner / 8 Ramazan 1446

1 Yorum

  1. MUAMMER DURMUŞ

    Mart 09, 2025 Pazar 20:18

    ALLAH RAZI OLSUN KIYMETLİ KARDEŞİM. MÜSTEFİD OLMAYA DEVAM EDİYORUZ. YÜREĞİN ELİN KALEMİN İLE YAZDIKLARIN RUHUMUZA İŞLİYOR. İYİ Kİ VARSIN. NİYETLERİMİZ SAHİH AMELLERİMİZ SALİH OLSUN. RABBİM YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN...

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.